Pazarlama İpuçları, Gündem ve Daha Fazlası
AnalyticaHouse’un güçlü iş ortaklıklarından beslenen deneyimi ile güncel trendler, stratejik içgörüler ve sektörel derinlik içeren blog yazılarımızı keşfedin.

Neden web sitem Google'da görünmüyor? Bu durum nasıl düzeltilebilir?
Herhangi bir amaç için bir web sitesi yayınladığınızda, kullanıcıların bu siteyi bulmasını istersiniz. Dünyada milyarlarca web sitesi olduğundan, öne çıkmanın en iyi yollarından biri arama motorlarında iyi sıralama almaktır.Elbette, arama motorları (özellikle en çok kullanılan Google), kullanıcılara en iyi içeriği göstermeyi hedefler. Ancak, sitenizde harika içerik olsa bile, karmaşık veya basit nedenlerle arama sonuçlarında görünmeyebilir. Sonuçta, Google arama sonuçlarında görünmemek büyük bir sorundur.İşte iyi haber: sitenizin Google ve diğer arama motorlarında çıkmasını engelleyen başlıca teknik sorunları araştırdık.Ancak sorunlara ve çözümlere geçmeden önce, bir web sitesinin arama motorları tarafından nasıl keşfedildiğini ele alalım.Web sitemin Google’da görünmesi için hangi faktörlere dikkat etmeliyim?Google’ın web sitelerini sıralarken göz önünde bulundurduğu birçok faktör vardır, ancak temelde üç ana alan sitenizin dikkate alınmasını belirler: Sitenizin yapısı anlaşılırsa çok kolay taranır. Tam tersi durumda, arama motoru botları için yapısı zor anlaşılır siteler sonuçlara dahil edilmez. Bu, indekslenebilirlik sorunudur. Siteniz temel teknik öğelerle düzgün yapılandırılmamışsa kullanıcılara iyi hizmet vermez. Teknik sorunlar derhal düzeltilmelidir. Örneğin SSL sertifikası yoksa site güvenli değildir. Kullanıcılar bu tür sitelerden kaçınır—Google da. İçerik yapınız doğru anahtar kelimelerle kurulmamış veya kullanıcı niyetini yansıtmıyorsa, siteniz sıralanmaz. Teknik her şey mükemmel olsa bile kötü içerik, arama sonuçlarında görünmezliğe yol açar. Web sitenizin Google’da çıkmamasının en yaygın nedenleri bunlardır. Aşağıda tarama, teknik yapılandırma veya içerik eksikliklerinden kaynaklanan spesifik sorunlar yer alır.1. Sıralanmasını istediğiniz site/sayfa çok yeni.İnternette milyarlarca site var. Google’ın bunları indeksleyip sıralaması büyük bir zorluktur. Yeni açılmış bir sitenin hızla indekslenmesi nadirdir. Dünkü bir siteyi bugün sonuçlarda görmeyi beklemek gerçekçi değildir.Sitenizin Google dizininde olup olmadığını kontrol etmenin en kolay yolu Google’da site:alanadiniz.com araması yapmaktır. Örneğin, AnalyticaHouse için yaptığımız arama, 192 sayfanın dizinlendiğini gösteriyor:Sonuç çıkmıyorsa Google henüz sitenizi keşfetmemiş demektir.Nasıl düzeltilir?Search Console’dan sitemap oluşturup gönderin. Sitemap genellikle alanadiniz.com/sitemap.xml adresindedir. Eğer yoksa, xml-sitemaps.com gibi araçlarla siteyi tarayıp XML sitemap elde edebilir, sunucuya yükleyebilirsiniz.Ardından Search Console’da: Search Console > Sitemapler > Sitemap URL’sini ekle > GönderGoogle, bu sitemap’teki tüm URL’leri tarayıp indeksleyecektir.2. Arama motorlarını engelliyor olabilirsinizBazen Google sayfayı tarar ama indekslemez çünkü siz izin vermemişsinizdir. Bir sayfadaki <meta name="robots" content="noindex"> etiketi, indekslemeyi engeller.Ayrıca robots.txt dosyanızla site veya belirli sayfaların taranmasını durdurabilirsiniz. alanadiniz.com/robots.txt dosyasını kontrol edin. “Disallow:” ile başlayan yollar taranmaz:Burada /privacy-policy ve Türkçe versiyonu taranmaması için engellenmiş.Nasıl düzeltilir?Search Console’un Kapsam raporunda “noindex etiketiyle hariç tutuldu” ve “robots.txt tarafından engellendi” uyarılarını görürsünüz:İndexlenmesini istediğiniz sayfalardan noindex etiketlerini kaldırın, robots.txt içindeki Disallow kurallarını silin.3. Siteniz Google tarafından cezalandırılmış olabilirNadiren de olsa, manuel veya algoritmik cezalar sitenizi arama sonuçlarından çıkarabilir. Algoritmik cezalar, Google’ın algoritmaları tarafından otomatik uygulanır (Penguin, Panda vb.). Manuel cezalar, Google inceleyicisi kurallar ihlali tespit ederse uygulanır ve Search Console’da bildirilir. Nasıl düzeltilir?Search Console’daki Manuel İşlemler bölümünü kontrol edin:Burada ceza varsa yönergelere uygun düzeltmeleri yapıp yeniden inceleme isteyin.Algoritmik trafik düşüşlerini Panguin Tool gibi araçlarla tespit edebilirsiniz:Spam taktiklerini hemen kaldırın—Google cezalarıyla ilgili makalemize göz atın.4. Yeterli kaliteli geri bağlantınız (backlink) yokSiteniz teknik olarak indekslense bile Google, otoriter sitelerden gelen geri bağlantıları bir güven sinyali olarak kullanır. Yeterli yüksek kaliteli backlink olmayan siteler, içeriği ne kadar iyi olursa olsun sıralamakta zorlanır.Ahrefs’in çalışması, referans alanı (referring domains) ile sıralama arasındaki ilişkiyi net biçimde gösterir:Kaynak: Ahrefs YardımNasıl düzeltilir?Otoriter, ilgili sitelerin doğal olarak link vereceği değerli içerik oluşturun. Geri bağlantı stratejileri için “Backlink’ler Nedir ve Neden Önemlidir?” başlıklı yazımıza göz atın.5. Siteniz çok yavaşGoogle, site hızını sıralama faktörü olarak duyurmuştur. Yavaş yüklenen siteler kötü kullanıcı deneyimi sunar ve sıralamada geride kalır. Mobilde 3 saniye üstünde yüklenen sayfaların %53’ü hemen terk edilir.Nasıl düzeltilir?Google PageSpeed Insights veya GTMetrix gibi araçlarla hız skorunuzu ölçün:Araçlar, görüntüleri uygun boyutlandırmak, kaynakları sıkıştırmak, tarayıcı önbelleğini kullanmak gibi önerilerde bulunur:Bu önerileri uygulayarak yükleme sürelerini iyileştirin, kullanıcı deneyimini ve sıralamanızı artırın.SonuçSitenizin Google’da sıralanmama nedenleri teknik, içerik veya bağlantı eksiklikleri olabilir. Noindex etiketleri, robots.txt engellemeleri, cezalar, içerik kalitesi, geri bağlantılar ve hız sorunları üzerinde düzenli olarak çalışmak SEO başarınızı garantiler.

GA4'da En Sık Karşılaşılan 5 Raporlama Hatası
Ekim 2020’de beta sürümü yayınlanan GA4, bilindiği üzere Temmuz 2023 itibariyle tamamen kullanımda olacak ve 360 olmayan tüm accountlar GA4 paneline zorunlu bir geçiş sağlayacak. Bu bilgi ışığında GA4 entegrasyonu tamamlanan hesapların, tüm raporlama süreçlerini GA4 üzerinden yönetiyor olması gerekecek.GA4 paneli her ne kadar Universal Analytics’e göre daha kullanıcı dostu bir ara yüze sahip olsa da raporlamalar konusunda mevcut yapıda pek çok hata ile karşılaşılmaktadır. Bu sebeple bu yazımızda sizler için GA4 panelinde en sık karşılaşılan 5 raporlama hatasını anlatıyor olacağız. Veri EksikliğiGA4 panelinde bazen veri eksikliği yaşanabilmektedir. Bunun sebebi ise genellikle, web sitenizin takip kodunun yanlış veya eksik bir şekilde kurulması veya kullanıcının ayarlarındaki bir engel nedeniyle meydana gelmektedi.r Bu hatayı düzeltmek için, öncelikle takip kodunuzu kontrol etmeli ve doğru şekilde kurulduğundan emin olmalısınız. GA4 takip kodunuzu (tracking ID), sitenize hard coded olarak doğrudan sayfa kaynak kodunuza ekleyebileceğiniz gibi, GA4 panelinde yer alan Measuriment ID kodunu, GTM (Google Tag Manager) üzerinden de ekleyebilirsiniz. Property Settings → Data Stream → Add Stream / Web Stream (ve add stream sonrası kurmuş olduğunuz Web Stream) → Measurement ID Veri ÇakışmasıGA4 panelinde veri çakışmaları da sıkça yaşanabilmektedir. Bu durum genellikle, birden fazla etiket veya takip kodu kullanıldığında ortaya çıkmaktadır.. Bu hatayı düzeltmek için, birden fazla etiket veya takip kodu kullanmaktan kaçınmalı ve yalnızca tek bir takip kodu kullanmak gerekmektedir. Burada aslında yukarıda detaylandırmış olduğumuz GA4 entegrasyonunun hem hard coded olarak hem de GTM üzerinden yapılmasından bahsedilmektedir.GA4 Kodunun Neden GTM Üzerinden Eklenmesi Gerekmektedir?GA4 kodu, Google Tag Manager (GTM) aracılığıyla eklenmelidir. Çünkü bu web sitenizdeki tüm etiket ve takip kodlarını tek bir yerden yönetmenize olanak tanır ve bu da birçok avantaj sağlar. İlk olarak, GTM üzerinden GA4 kodu eklemek kodun doğru bir şekilde kurulmasını ve doğru şekilde çalışmasını sağlar. GTM web sitenize bir kez yüklenir ve ardından tüm etiket ve takip kodlarını yükler. Bu, web sitenizin hızını artırır ve gereksiz yere yüklenen kodlardan kaçınır. İkincisi, GTM üzerinden GA4 kodu eklemek, kodu daha kolay bir şekilde yönetmenize olanak tanır. GTM aracılığıyla, kodu güncellemek veya değiştirmek için herhangi bir kod değişikliği yapmanıza gerek kalmaz. Bunun yerine, GTM arayüzü üzerinden kodu güncelleyebilir veya değiştirebilirsiniz. Üçüncüsü, GTM üzerinden GA4 kodu eklemek, kullanıcıların web sitenizdeki etkinliklerini daha doğru bir şekilde takip etmenizi sağlar. GTM, web sitenizin etkinliklerini otomatik olarak takip eder ve GA4 kodunun doğru şekilde çalışmasını sağlar. Bu, web sitenizin performansını daha doğru bir şekilde ölçmenize ve analiz etmenize olanak tanır. Son olarak, GTM üzerinden GA4 kodu eklemek, farklı platformlardan veri toplamanızı da mümkün kılar. GTM, web sitenize entegre edilmiş diğer platformlardan da veri toplamanızı sağlar. Bu da web sitenizdeki tüm verileri tek bir yerde toplamanıza ve analiz etmenize olanak tanır.Tüm bu nedenlerden dolayı, GA4 kodu hard coded olarak değil, GTM üzerinden eklenmelidir. Verileri Yanlış Yorumlama - UA & GA4 KarşılaştırmasıGA4 panelinde yanlış veri yorumlaması da sıkça görülen bir hatadır. Bu, farklı metrikler ve boyutlar kullanarak farklı raporlar oluştururken veya raporları yanlış anlamaya çalışırken meydana gelebilen bir durumdur. Bu duruma ek olarak verilerin yanlış yorumlanmasının en büyük nedeni UA & GA4 karşılaştırmasının sıklıkla yapılmasıdır. GA4 Panelinde Veri Yorumlaması Yapılırken Universal Analytics GA4 Karşılaştırması Neden Yapılmamalıdır?Universal Analytics (UA) ve GA4, farklı analitik araçlardır ve farklı amaçlar için tasarlanmıştır. UA, web sitelerinin performansını ölçmek, trafiği analiz etmek ve dönüşümleri izlemek için tasarlanmışken GA4 ise kullanıcıların tüm dijital platformlarda etkileşimlerini takip etmek, kullanıcı davranışlarını analiz etmek ve web sitelerinin yanı sıra uygulamaların verilerini de analiz etmek için tasarlanmıştır.Bu nedenle, UA ve GA4 arasında doğrudan bir karşılaştırma yapmak uygun değildir. Bunun yerine, her iki aracın da sunduğu özellikleri ve faydaları anlamak ve ihtiyaçlarınıza uygun olanı seçmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Ayrıca, UA ve GA4 farklı veri modeli yapılarına sahiptir. UA, olayların kategorilerine, etiketlerine ve eylemlerine dayalı bir veri modeli kullanırken (Last Non-Direct Click Attribution ve session bazlı iken ), GA4, olayların adlarına, parametrelerine ve değerlerine dayalı bir veri modeli (Last Click Attribution ve event bazlı) kullanır. Bu nedenle, her iki araçtan gelen raporları doğrudan karşılaştırmak uygun değildir ve bu raporlar birbirlerinin yerine kullanılamazlar.Sonuç olarak, UA ve GA4 arasında doğrudan bir karşılaştırma yapmak yerine, ihtiyaçlarınıza uygun olan analitik aracı seçmek için her iki aracın sunduğu özellikleri ve faydaları anlamak daha doğru bir yaklaşım olacaktır.Burada Universal Analytics ve GA4 panelinin neden karşılaştırılmaması gerektiği sorusuna daha detaylı yanıt almak isterseniz, UA ve GA4 Arasındaki Farklar Nelerdir? başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.Last Non-Direct Click ve Last Click Attibution Veri Modellemesi Arasındaki Farklar Nedir?Last non-direct click attribution ve last click attribution veri modelleri, çevrimiçi pazarlama kampanyalarının etkililiğini ölçmek için kullanılan iki farklı yöntemdir. Bu yöntemler arasındaki farklar şunlardır: Last Non-Direct Click Attribution: Bu yöntemde, bir kullanıcının son dönüşüm öncesinde tıkladığı son reklam veya kampanya kanalı, dönüşümün ödülü olarak kabul edilir. Bu yöntemde, doğrudan trafik kaynakları (örneğin, kullanıcıların web sitesini doğrudan ziyaret etmesi) dikkate alınmaz. Bu nedenle, kullanıcının son tıklama kaynağı, doğrudan kaynak değilse, bu yöntemde dönüşüm için kredi alır.Örneğin, bir kullanıcının önce bir Facebook reklamına tıkladığı ve ardından bir Google reklamına tıkladığı ve bir dönüşüm gerçekleştirdiği varsayalım. Bu durumda, last non-direct click attribution yöntemi, Google reklamını dönüşüm için kredilendirir. Last Click Attribution: Bu yöntemde, kullanıcının son tıkladığı reklam veya kampanya kaynağı, dönüşümün ödülü olarak kabul edilir. Bu yöntemde, doğrudan trafik kaynakları da dahil olmak üzere tüm kaynaklar dikkate alınır. Örneğin, bir kullanıcının önce bir Facebook reklamına tıkladığı ve ardından bir Google reklamına tıkladığı ve bir dönüşüm gerçekleştirdiği varsayalım. Bu durumda, last click attribution yöntemi, Google reklamını değil, Facebook reklamını dönüşüm için kredilendirir.Sonuç olarak, last non-direct click attribution ve last click attribution veri modelleri arasındaki temel fark, doğrudan trafik kaynaklarının dönüşüme katılıp katılmamasıdır. Last non-direct click attribution yöntemi, doğrudan trafik kaynaklarını dikkate almazken, last click attribution yöntemi tüm kaynakları dikkate alır.Geçersiz Veri FiltreleriGA4 panelinde geçersiz veri filtreleri de bir başka yaygın hata türüdür. Bu, filtrelerin yanlış bir şekilde kurulduğunda veya yanlış verileri filtrelediğinde meydana gelmektedir. Bu hatayı düzeltmek için, filtrelerin doğru şekilde kurulduğundan ve istenmeyen verileri doğru şekilde filtrelediğinden emin olmanız gerekir. Veri Analizi HatasıGA4 panelinde yapılan veri analizleri de yanlış yorumlamalara yol açabilir. Bu, özellikle çok sayıda veri noktası olduğunda veya analiz işlemlerinin karmaşık olduğu durumlarda meydana gelebilmektedir. Bu gibi hatalarla karşılaşmamak adına, bir account altında çok fazla veri varsa ve yapılacak olan analiz çok fazla veri içeriyorsa, burada alınacak olan aksiyon markanın bir BigQuery projesine sahip olmasını sağlamak ve GA4 ile BigQuery bağlantısının yapılması sonrası veri analizini BigQuery üzerinden gerçekleştirmek olacaktır.

Analytics Açıdan Web Sitesi Kurgusu
Bir web sitesinin UX uyumlu olması, Analytics açıdan ölçümlemelerin sağlıklı bir kurguda yapılabilmesi için site tasarımının ve site teknik altyapısının aşağıdaki maddelere uygun bir şekilde kurgulanması gerekmektedir. GTM (Google Tag Manager) kodunun datalayer öncesinde yüklenmesi, veri toplama ve analitik işlemleri için gerekli olan verilerin doğru bir şekilde toplanmasını ve izlenmesini sağlar. Eğer GTM kodu datalayer’den sonra yüklenirse, veri toplama ve analitik işlemleri için gerekli olan verilerin eksik veya yanlış toplanmasına sebebiyet verebilir. Bu nedenle, GTM kodunun datalayer öncesinde yüklenmesi önemlidir. Teknik anlamda sayfa yapısının Single Page olmamasına dikkat edilmelidir. Single Page olan sitelerde Analytics üzerindeki ölçümlemeler ve GTM kurguları daha problemli olmaktadır.Single Page; yani tek sayfalık web siteleri, tüm içeriği tek bir sayfada sunan web siteleridir. Bu tür web sitelerinde, kullanıcılar sayfa içinde kaydırarak içeriği tarama veya arama yaparak aradıkları içeriği bulma gibi işlemleri gerçekleştirirler. Web Sitesinin Neden Single Page Yapısında Olmaması Gerekmektedir? İçerik Yoğunluğu: Eğer bir web sitesinde çok sayıda içerik varsa, tüm içerik tek bir sayfada sıkıştırılmaya çalışıldığında, kullanıcılar içerik arama veya tarama işlemini daha zor hale getirebilirler. Bu nedenle, sayfalar arasında bölünmüş içerik, kullanıcıların kolayca istedikleri içeriği bulmalarına yardımcı olabilir. SEO İyileştirmeleri: Birden fazla sayfadan oluşan bir web sitesi, arama motoru optimizasyonu için daha uygun bir yapıya sahiptir. Her sayfaya özgü meta etiketleri, başlıklar ve açıklamalar kullanarak, her sayfanın arama motorları tarafından daha kolay taranmasını sağlayabilirsiniz. Yükleme Hızı: Tek sayfada çok fazla içerik olduğunda, sayfanın yüklenme süresi artabilir. Bu, kullanıcıların sayfanızı terk etmesine neden olabilir. Sayfalar arasında bölünmüş içerik, yüklenme süresini azaltarak, kullanıcı deneyimini iyileştirebilir. Yönetim Kolaylığı: Birden fazla sayfadan oluşan bir web sitesi, içeriğin daha kolay yönetilmesini sağlar. Tek bir sayfada tüm içeriği yönetmek, zaman alıcı ve zor olabilir. Ancak birden fazla sayfadan oluşan bir web sitesi, içeriği daha organize ederek, içeriği yönetmeyi ve güncellemeyi daha kolay hale getirebilir. İçerik Odaklılık: Birden fazla sayfadan oluşan bir web sitesi, her sayfayı tek bir konuya veya amaç için optimize etmenize olanak tanır. Bu, her sayfanın daha net ve odaklı bir mesaj sunmasına yardımcı olabilir ve kullanıcıların doğru içeriği kolayca bulmalarına olanak tanır. Tabii ki, her web sitesi için farklı gereksinimler vardır ve bazı durumlarda tek sayfadan oluşan bir web sitesi uygun olabilir. Ancak, genel olarak, birden fazla sayfadan oluşan bir web sitesi, içeriği daha iyi organize edebilir, kullanıcı deneyimini iyileştirebilir ve arama motoru optimizasyonu için daha uygun bir yapıya sahip olabilir. Site tasarımında Jakob Yasası çerçevesinde kullanıcıya daha pratik bir deneyim sunulmalıdır. Burada site tasarımcısının tekerleği yeniden icat etmesinden ziyade alışılagelmiş etkileşim kurallarının siteye entegre etmesi ve tasarımı bu yönde iyileştirmesi beklenmektedir. Site konumlandırmasında kullanıcıların ilgisinin header alanında footer alanına doğru azaldığını göz önünde bulundurularak site içerisinde can alıcı conversion rate oranına etki edecek kurguların planlamasının ve konumlandırmasının yapılması oldukça önem verilmesi gereken bir konudur. Site tasarımında menü yapısı içerisinde kategori hiyerarşisine dikkat edilmeli ve UX doğrultusunda kullanıcıya pratik ve hizmet sunmalıdır. Bir sitede kategori hiyerarşisi, içerikleri organize etmek ve kullanıcıların aradıkları içeriği kolayca bulmalarını sağlamak için önemlidir. Kategori hiyerarşisi, içeriklerin birbirleriyle olan ilişkilerini gösterir ve kullanıcılara içeriği bulmak için rehberlik eder. Bir site için doğru kategori hiyerarşisi, kullanıcıların sitenin yapısını daha iyi anlamalarını ve gezinmelerini kolaylaştırır. Örneğin, bir e-ticaret sitesinde kategori hiyerarşisi, ürünleri daha spesifik bir şekilde sınıflandırarak kullanıcılara kolay bir alışveriş deneyimi sunabilir. İçerik yoğun bir haber sitesinde ise, haberlerin konularına göre kategorilere ayrılması ve alt kategorilere bölünmesi, kullanıcıların ilgilendikleri konuları kolayca bulmalarını sağlayabilir. Kategori hiyerarşisi ayrıca, site içi arama motorlarının kullanımını da kolaylaştırabilir. Kullanıcılar, arama sonuçlarında belirli bir kategori altında bulunan içerikleri daha kolay bulabilirler.Sonuç olarak, doğru bir kategori hiyerarşisi, içeriğin daha iyi organize edilmesini sağlar ve kullanıcılara sitenin yapısını daha iyi anlamalarına ve içerikler arasındaki ilişkileri daha iyi anlamalarına yardımcı olur. Kullanıcıların ve arama motorunun siteyi daha iyi anlaması ve kullanabilmesi için alt kategorilerden oluşan breadcrumb yapısı oluşturulmalıdır. Breadcrumb, web sitelerindeki sayfa konumunu gösteren bir navigasyon öğesidir. Breadcrumb, kelime anlamı olarak "ekmek kırıntısı" anlamına gelir ve bir web sitesinde kullanıcının hangi sayfada olduğunu göstermek için kullanılan bir yol belirtecidir.Breadcrumb, genellikle sayfanın üst kısmında veya içeriğin üzerinde birkaç kelime veya kelime öbeği olarak görünür. Bu kelime veya kelime öbekleri, kullanıcının bulunduğu sayfanın konumunu gösterir. Örneğin, bir e-ticaret sitesinde bir kullanıcı "Elektronik" kategorisinde ise, breadcrumb "Anasayfa > Kategoriler > Elektronik" şeklinde görülebilir. Bir sayfanın ideal açılış süresi 2,5 saniyenin altında olması beklenmektedir.. Sayfa hızının Analytics ve CRO açısından önemi oldukça önemlidir. Bu sebeple sitenin teknik anlamda hız çalışmaları dikkate alınarak kurgulanması gerekmektedir. Brandbook içerisinde yer alan marka renkleri ve tipolojisi her alanda vurgulanmalıdır. URL yapıları mümkün olduğunca kısa ve anlamlı olmalıdır. URL sonuna eklenen page path’ler kategori hiyerarşisine göre kurgulanabilir. Bir E-ticaret sitesindeki en doğru kurgu kullanıcının mümkün olan en kısa sürede conversion yolculuğunu başlatmak ve bu yolculuk sırasında kullanıcıya doğru, hızlı ve pratik bir deneyim sunmaktır. Bu bağlamda düşünecek olursak Funnel adımları kısa tutularak kullanıcı doğrudan conversion’a yönlendirilmelidir. Görsel optimizasyon sağlanmalı ve ürün görsellerinin boyutları site hızı kampsamında en fazla 100 KB olmalıdır. Burada banner görselleri boyutları değişiklik gösterebilir. Buna ek olarak görsellerin isimlendirmeleri ve alt text’ler de doğrudan görselle ve sayfayla ilişkili olması durumunda arama motorlarının görsel kısımlarında index olmasını almasını sağlayacaktır. İndirilebilir linkler için (örn: PDF indirmeleri) yeni bir sayfa olarak açılmamalı doğrudan takip açısından indirilebilir döküman formatında kurgulanmalıdır. Mevcut sitelerin search kısımlarında kurgulanan Ghost Search kurgusu önerilmemektedir. Bu durum search term takiplerini ve analizlerini zorlamaktadır. Ghost Search, kullanıcının arama kutusuna yazmadan önce arama sonuçlarını otomatik olarak görüntüleyen bir arama özelliğidir. Bu özellik, kullanıcının aradığı içeriği bulmasına yardımcı olabilir, ancak, ghost search özelliği, bir web sitesinde kullanılmaması gereken bir özelliktir. Bunun nedeni, kullanıcıların arama kutusuna yazmaya başlamadan önce ne aradıklarını tam olarak düşünmeden arama sonuçlarına erişmelerini sağlamasıdır. Bu, yanlış sonuçların veya kullanıcının istediği sonuçlara ulaşamaması gibi problemlere yol açabilir.Ayrıca, ghost search özelliği, web sitesinde kullanılan kaynakları artırabilir ve sayfa yükleme süresini olumsuz etkileyebilir. Ghost search, kullanıcıların siteyi daha fazla kullanmasını sağlamak için tasarlanmış olsa da, site performansına zarar verebilir ve kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyebilir.Bunun yerine, web sitelerinde basit ve kullanıcı dostu bir arama özelliği kullanılması daha faydalı olabilir. Bu, kullanıcıların istedikleri sonuçlara daha hızlı ve doğru bir şekilde erişmelerini sağlar ve site performansına olumsuz etkisi olmaz. Click depth (tıklama derinliği), bir kullanıcının az tıklama ile içeriğe ulaşabilmesidir. Burada depth ne kadar artarsa kullanıcının o sayfaya ulaşması zorlaşacak ve bu durum da UX/UI açısından problemlere sebebiyet verecektir. Bu doğrultuda click depth dikkate alınarak site tasarımında iyileştirmeler yapılmalı, mümkün mertebede 2 ya da 3 tıklamanın ötesine geçilmeyecek bir kurgu çalışılmalıdır. Bir e-ticaret sitesinde kullanıcıların site içerisindeki hareketlerinde ( Sepete Ekleme veya Üye Girişi gibi adımlarda) eksik ve hatalı bir aksiyon gerçekleştirmesi durumunda bir uyarı pop-up kurgusu çalışılabilir. Bu kurgu ile olası dead clicklerin önüne geçilecek ve conversion rate doğrudan olumlu etkilenecektir. Banner görsellerine eğer bir listeleme sayfasına yönlendiriyorsa linkleme yapılmalı ve kullanıcının conversion yolculuğu başlatılmalıdır. Ürün sayfalarında conversion rate oranını ve kullanıcının sitedeki etkileşimini arttırabilmek adına ilgili ürünler (önerilerin ürünler, ilginize çekebilecek ürünler) formatında bir slider çalışması yapılmalıdır.

Dijital Dünyada 2023 Trendleri
Dijital dünya gelişen teknoloji ile sürekli büyümeye ve teknoloji ile doğru orantılı bir şekilde gelişmeye devam ediyor. Bu noktada dijital dünyaya yön veren teknoloji şirketlerinin gerçekleştirdiği veya gerçekleştireceği yenilikler doğrultusunda markaların ve web sitelerinin bu gelişime ayak uydurmaları ve 2023 trendlerini yakından takip ederek uygulayıcısı olmaları büyük önem kazanıyor. Bu noktada kaleme aldığımız yazımızda Google, Meta ve Apple gibi şirketlerin aldıkları aksiyonlar doğrultusunda web sitenizde daha iyi ölçümleme yapabilmek, trendi yakalayabilmek ve dijital pazarlamada çağı takip edebilmeniz için sizlerle 2023 yılının dijital trendlerini paylaşacağız. 2023’te Bizi Neler Bekliyor? 2023 yılında dijital dünyada ve özellikle dijital pazarlamaya yön veren data ve analytics dünyasında bizleri daha insan odaklı bir dijital pazarlama anlayışı ile birlikte yapay zeka ve makine öğreniminin çok daha etkin kullanılacağı bir dünya bekliyor. Bu doğrultuda özellikle veri güvenliğine verilecek olan önem artacak ve biz veri ve analitik uzmanlarına bu anlamda çok daha fazla ve etkin rol düşüyor olacak. Pratikte bizleri bekleyen 2023 Trendleri şunlardır: Daha İnsan Odaklı Dijital Pazarlama: İnsanlara daha özgü ve kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmak, dijital pazarlamanın geleceğinde önemli bir yer tutacaktır. Bu nedenle, pazarlamacılar müşteri davranışlarına daha fazla odaklanarak, müşterilerin ilgi alanlarını, satın alma davranışlarını ve diğer önemli verileri kullanarak daha kişiselleştirilmiş pazarlama kampanyaları oluşturacaklardır. Yapay Zeka (AI) ve Makine Öğrenimi (ML) Uygulamalarının Artması: Veri ve analitik alanındaki en önemli trendlerden biri, yapay zeka ve makine öğreniminin daha yaygın hale gelmesidir. Bu teknolojiler sayesinde, daha kapsamlı veri analizi yapılabilecek, daha doğru tahminler yapılacak ve daha hızlı kararlar alınabilecektir. Bune ek olarak Yapay zeka (AI) teknolojisinin kullanımıyla, dijital pazarlamacılar daha etkili ve verimli kampanyalar oluşturabilirler. Yapay zeka, müşterilerin ilgi alanlarını ve satın alma davranışlarını anlayarak, daha kişiselleştirilmiş ve hedef odaklı pazarlama stratejileri geliştirebilir. Veri Güvenliğine Daha Fazla Önem Verilmesi: Veri güvenliği, her zaman önemli bir konu olmuştur, ancak 2023 yılında daha da önem kazanacaktır. Veri ihlalleri ve siber saldırıların artması nedeniyle, şirketler verilerini daha iyi korumak için daha fazla yatırım yapacaklardır. Burada kişisel verilerin kullanımına uygun bireyin gizlilik hakkını yücelten GDPR örnek gösterilebilir. Daha Kapsamlı Veri Görselleştirme: Verilerin görselleştirilmesi, şirketlerin veri analizinde daha hızlı ve daha kolay kararlar almalarına yardımcı olmaktadır. Bu nedenle, 2023 yılında daha kapsamlı veri görselleştirme araçları kullanılacaktır. Tableu, Looker Studio gibi toolların kullanımı burada öne çıkmaktadır. Internet of Things (IoT) Pazarlaması: Nesnelerin interneti (IoT) teknolojisi, dijital pazarlamada da kullanılmaya başlanmıştır. IoT, cihazlar arası iletişim ve veri toplama yoluyla, müşteri davranışlarına dair daha fazla veri sağlar. Pazarlamacılar, IoT teknolojisini kullanarak, müşterilerin ihtiyaçlarına daha uygun ürün ve hizmetler sunacaklardır.Teori ve teknik kısımda ise konunun detayına inecek olursak, dijital dünyanın 2023 trendleri şunlardır diyebiliriz: Meta - CAPI Google - Server Side Tagging Google - Big Query Chat GPT UX Law - Neuro Science Techniques Meta - CAPI Conversions API , pazarlama verileri ile reklam hedeflemeyi optimize etmeye, işlem başına maliyeti düşürmeye ve Meta teknolojileri genelinde sonuçları ölçmeye yardımcı olan sistemler arasında doğrudan bir bağlantı oluşturmak için Meta tarafından tasarlanmıştır. CAPI aracılığıyla web sitesi etkinliklerini göndermek için Google Cloud Platform'da (GCP) bir sunucu kurmak ve bu sunucuyu yapılandırmak gerekmektedir. Bu kurulumla Google Analytics 4 (GA4) Web Etiketini yapılandırdıktan sonra, bu verileri Google Cloud Platform'da (GCP) barındırılan sunucuya ve en sonunda Conversions API aracılığıyla Meta'ya göndermek gerekmektedir. Conversion API sayesinde; Markaların eylem başına düşen maliyeti azalır. Bu özellikle ile markalar daha kolay bir şekilde optimize edilir. Web sitesini ziyaret eden kullanıcıların çerezlerin depolanmaz. Bu sayede, alınan gizlilik önlemleri geçersiz kılınır ve web site sunucusundan direkt olarak Facebook sunucularına kullanıcı bilgileri iletilebilir. Böylece, reklam performansınız iOS 14 gizlilik güncellemesinden etkilenmez. Reklam ve pazarlama faaliyetleri daha kolay ölçümlenebilir. CAPI üzerinden gelen veriler Meta Pixel’e göre hatalardan ve bağlantı problemlerinden daha az etkilenmektedir. Google - Server Side Tagging Server Side Tagging (Sunucu Taraflı Etiketleme), ölçüm (measurement) etiketlerinin organizasyon sürecini web sitesinden veya uygulamadan başka bir platforma taşınması ve burada ele alınması sürecini ifade etmektedir. Bu platform, ön tanımlı olarak Google Cloud Platform (GCP) veya özelleştirilebilir farklı bir servis sağlayıcı olabilir. Sunucu taraflı etiketleme (server-side tagging), istemci (client-side tagging) tarafı etiketlerine göre bizlere bazı avantajlar sunmaktadır. Server Side Tagging sayesinde; Web sitenizde veya uygulamanızda daha az ölçüm etiketi yer almaktadır ve bu durum da, istemci tarafında çalıştırılacak daha az kod anlamına gelmektedir. Ziyaretçi verileri, müşteri tarafından yönetilen (customer-managed) bir sunucu ortamında toplanıp dağıtılması özelliği çok daha iyi korunmaktadır. Veriler, daha sonra işlenmek ve diğer servis sağlayıcılar tarafından kullanılmak üzere bulut üzerinde, kontrolü bir şekilde yönetilir. Meta - CAPI entegrasyonların manuel bir şekilde GTM üzerinden kurulmasına olanak sağlar.Google - Big Query Big Query, 2012 yılında Google tarafından Dremel teknolojisi üzerine tasarlamış ve salt okunur verileri işlemek için oluşturmuştur. Big Query için Google Cloud altyapısının işlem gücünü kullanarak hızlı SQL sorgularını etkinleştiren kurumsal bir veri ambarı diyebiliriz. Peki 2012 yılında geliştirilen bu veri ambarının 2023 yılında ayrıca önem kazanmasının sebebi nedir? Temmuz 2023 itibariyle tamamen Google Analytics 4 paneline zorunlu bir geçiş gerçekleştirilecektir. Verile daha uzun depolayabilmek, verileri doğru bir şekilde görüntüleyebilmek ve ölçümleyebilmek, daha da önemlisi derinlemesine bir veri analizi gerçekleştirebilmek için Big Query, dijital pazarlama alanın en trend 2023 teknolojisidir diyebiliriz. Neden Big Query? Öncelikle güvenli bir şekilde veri depolayabilmek ve marka özelinde daha farklı analizler gerçekleştirebilmek için Big Query kurulumu, büyük markaların 2023 yılında ilk alması gereken aksiyonlar arasındadır. GA4'teki kullanıcı ve olay verileri için varsayılan saklama süresi iki aydır. Ayarlardan 14 aya çıkarabiliriz ancak, en son 14 aydan daha önce giriş yapan kullanıcıların olaylarını analiz edemeyiz. Yani, iki yıllık bir rapor oluşturamayız. Google BigQuery'nin yardımcı olabileceği nokta burasıdır. Verileri BigQuery'ye aktardıktan sonra, zaman sınırı olmadan depolayabiliriz. Bir diğer neden ise Google Analytics gibi ölçümleme platformlarının kendi standart yapılarına bağlı kalarak ölçümleme yapmalarıdır.. Bu durum, markaların sitede kurduğu altyapı ile takip etmeyi amaçladığı birçok event ve parametrenin panelde görüntülenememesine neden olmaktadır. (örneğin GA4’daki promotion datası) BigQuery sayesinde takip ettiğimiz tüm event ve parametreler tek bir tabloda görüntülenebilmektedir. (Satır limiti olmadan) Hızlıdır. BigQuery veri ambarı, pazarlamacılara büyük verilere ulaşmanın en kolay ve hızlı yolunu sunmaktadır. Verilerde sütun bazlı depolama ve ağaç mimarisini kullanması sayesinde çok büyük ölçekli veri kümelerinin bile hızlı bir şekilde işlenmesine olanak sağlamaktadır. Güvenlidir. Çoğu pazarlama aracının geçmiş verilere sınırlı erişimi varken BigQuery’nin tüm verileri kaybetmeden depolayabilmesi özelliği ile markaya ayrıca veri güvenliği sağlamaktadır. Verilerin güvenli bir şekilde depolanması özelliğinin yanı sıra bu sayede, verileri otomatik güncellemeyi ve işlemeyi kolaylaştırır. Online ve offline verilerin database içerisinde birleştirilmesi ile daha kapsamlı data science analizleri (CLV, Customer & Product Clustering, Association Analysis, New Visitor Behaviour Analysis gibi analizler) yapılabilir. Buna ek olarak BigQuery’nin içerisindeki Machine Learning algoritmaları kullanılabilir. Platformlar Arası Ölçümleme fırsatı sunmaktadır. Çeşitli paneller, üçüncü parti yazılımlar ve hatta CRM’deki verileri; user id üzerinden eşleştirerek kompleks tablolar oluşturulabilir. Veri setleri arasında entegrasyonu sağlar. BigQuery sayesinde daha derin ve detaylı veri analizi yapılarak performans pazarlama çalışmalarımıza da farklı bir boyut kazandırılmaktadır. Örneğin belirli bir ürünü offline store’dan almış bir kullanıcı tespit edilip, online platformda kampanyaların kitlesinden çıkarılarak kampanya kapsamındaki Conversion ve Conversion Rate oranı arttırılacaktır. Örnek Data: Chat GPT Şüphesiz 2023’ün en fazla konuşulan yapay zeka teknoloji Chat GPT’dir. Chat GPT bir tür yapay zeka robotudur. Sohbet tabanlı çalışan bir yapay zeka robotu olması sayesinde kendisine iletilen sorulara insan benzeri ayrıntılı yanıtlar vermektedir. Sanal asistan görevi gören Chat GPT, 3. Nesil GPT – 3.5’nin ilkeleriyle çalışmaktadır. Chat GPT’nin bilinen en temel özelliği kullanıcıların sormuş olduğu soruya göre gerçek zamanlı bir şekilde yanıtlar oluşturabilmesidir. Kendisine sorulan akla bile gelmeyecek tüm sorulara yanıt vermesi ifadeleri anlaması ve doğal, akıcı bir şekilde cevap vermesi, üstelik kod bile yazıyor olması Chat GPT’yi 2023 trendleri listesine eklemiştir. UX Laws & Neuro Science Neuro Science (Nörobilim ya da sinirbilim) sinir sistemini inceleyen disiplinlerarası bir bilim dalıdır. Nöronların ve nöral devrelerin temel özelliklerini anlamayı hedefleyen bu bilim dalı fizyolojli, anatomi, matematik, gelişim biyolojisi ve psikoloji gibi pekçok bilim dalını bu amaç uğruna birleştirerek; öğrenme, bellek, davranış, algı ve bilincin açıklanmasını kendine temel almaktadır.Web tasarımınızla sitenizle etkileşime giren her kullanıcı insan olmanın bir gereği olarak belirli psikolojik ilkelere tabidir. İnsan’ı konu alan bilim insanları ve filozoflar, dijital dünyada kullanıcı deneyimini (UX) en keyifli hale getirebilmek için site tasarımcılarının psikolojik ilkeleri ve Neuro Science tekniklerini dikkate alarak hedeflediklerine ulaşacaklarını ispatlamışlardır. Bundan yola çıkarak 2023 trendleri içerisinde markaların web sitelerinde UX analizi gerçekleştirirken Neuro Science ışığından faydalanılacaktır.UX yasaları ve nörobilim hakkında daha fazla bilgi edinmek için UX Laws & Neuro Science yazımızı inceleyebilirsiniz. 2023 yılının henüz daha ilk çeyreğindeyken eğer yukarıda detaylandırmış olduğumuz teknik entegrasyonları gerçekleştirmediyseniz, geç kalmamak ve trendi kaçırmamak için hızlıca aksiyon almalı ve yazımızı bir kez daha detaylıca okumalısınız.

GDPR Nedir, GA4 GDPR Uyumlu Mudur?
Veri gizliliği son yıllarda daha da önemli bir hale gelmiştir. Bunun sebebi, tüketicilerin ve kullanıcıların kişisel verilerinin korunması konusundaki endişeleri ve devletlerin çeşitli yasalarla bu verileri koruma çabalarıdır. Bu yazımızda Google Analytics 4'ün (GA4) veri gizliliği özelliklerine odaklanacağız ve bu özelliklerin General Data Protection Regulation (GDPR) kapsamında uyumlu olup olmadığını inceleyeceğiz. GDPR Nedir? GDPR (Genel Veri Koruma Yönetmeliği) 2018 yılında yürürlüğe giren bir veri gizliliği yönetmeliğidir ve Avrupa Birliği'nde tüm kurumların, kuruluşların ve işletmelerin kişisel verileri nasıl topladıklarını, işlediklerini ve sakladıklarını düzenleyen bir yasal düzenlemedir. Bu düzenleme, kullanıcıların kişisel verilerinin korunmasına ve gizliliğine önem veren bir yaklaşımı benimser. GDPR bir kullanıcının verilerinin ne amaçla kullanıldığını, nasıl kullanıldığını ve kimlerle paylaşıldığını açıklama zorunluluğu getirmektedir. GDPR Kimleri Kapsar? GDPR, Avrupa Birliği (AB) ve Avrupa Ekonomik Alanı'nda (EEA) kişisel verilerin işlenmesiyle ilgili standartları belirleyen bir yasal düzenlemedir. Bu doğrultuda kişisel verilerin işlenmesine ilişkin şeffaflık, adil işleme, sınırlama, doğruluk, bütünlük ve gizlilik ilkelerini belirler. GDPR, AB'de faaliyet gösteren tüm şirketlerin, European Economic Area (EEA)'da bulunan kişisel verileri işlediklerinde uymaları gereken standartları belirler. Bununla birlikte, AB ve EEA dışındaki tüm şirketler de AB'de faaliyet gösteren kişisel verileri işlediklerinde GDPR hükümlerine uymak zorundadırlar. Örneklendirecek olursak; bir AB vatandaşı Türkiye'ye turist olarak geldiğinde, GDPR kapsamı dışında kalmaktadır. GDPR kapsamında bu örnekten yola çıkarak diyebiliriz ki, GDPR yalnızca AB üyesi ülkelerdeki veri toplama ve işleme faaliyetlerini kapsamaktadır. Ancak, örneğin, tam tersi durumunda ise durum bu kez AB vatandaşı olmayan bir kişi AB üyesi bir ülkedeyse, o kişinin GDPR kapsamı içinde bulunduğunu söyleyebilmekteyiz. Bir başka örnekte ise bir ABD vatandaşının Almanya'ya turist olarak gittiğini düşünelim. Bu kişinin GDPR kapsamında Almanya'daki kurumlar tarafından toplanan kişisel verileri korunacaktır. Bu nedenle, Almanya'daki kurumlar, ABD vatandaşının kişisel verilerini toplarken GDPR'ın gerekliliklerine uymak zorundadır. Sonuç olarak, GDPR yalnızca AB üyesi ülkelerdeki veri toplama ve işleme faaliyetlerini kapsamaktadır. AB vatandaşı olmayan bir kişi AB üyesi bir ülkede iken GDPR kapsamı içinde bulunmakta ve kişisel verileri GDPR'ın gerekliliklerine uygun şekilde korunmaktadır. GDPR Birleşik Krallık’ta Geçerli Mi? GDPR, AB üyesi ülkelerde 2018 yılında yürürlüğe girmiş ve aynı yılın Mayıs ayında Birleşik Krallık'ta da uygulanmaya başlanmıştır. Ancak Brexit sonrası Birleşik Krallık, GDPR'ın uygulanmasına kendi iç mevzuatıyla devam etmiştir. Birleşik Krallık hükümeti, GDPR'ı kendi yasaları içinde uygulamak için GDPR'ın ana hatlarını içeren bir Veri Koruma Yasası (Data Protection Act) çıkarmıştır. Bu yasa, GDPR'ın uygulanmasını Birleşik Krallık'ta devam ettirmek ve GDPR ile uyumlu olmak için gereken düzenlemeleri yapmak için kullanılmaktadır. Google Analytics’in Gizlilik ve Veri İşleme Konusunda Geçmişi ve Aldığı Cezalar General Data Protection Regulation (GDPR) Avrupa Birliği gizlilik yasasıdır. Bu yasa 25 Mayıs 2018'de yürürlüğe girmiştir. GDPR veri sahiplerine kişisel verileri ve bunların kullanımı üzerinde daha fazla hak ve kontrol sağlamaktadır. Bu gizlilik yasası sonrasında Google ciddi para cezalarıyla karşılaşmıştır. Özellikle Mart 2020'de İsveç, Google aramalarını silmediği için GDPR'nin 17.1(a) maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle Google LLC'ye 7 milyon Euro para cezası vermiştir. Ancak Google’ın almış olduğu cezalar bununla kalmamış ve sonrasında 31 Aralık 2021'de Fransız veri düzenleyicisi CNIL, google.fr ve youtube.com kullanıcıları çerezleri kabul etmek kadar kolay reddedemedikleri için Google, toplam 150 milyon Euro para cezası almıştır. Google Ireland ise aynı konu kapsamında 60 milyon Euro para cezasına çarptırılırken, Google LLC ise, 90 milyon Euro para cezasına çarptırılmıştır. Fransa, Avrupa'dan ABD'ye veri aktarımlarını korumak için yeterli bir önlem olarak Google Analytics 4 IP adresi anonimleştirme işlevini de bu cezalardan örnekle reddetmiştir. İsveç, Mart 2020'de Google'ı GDPR'nin 17.1(a) maddesi ihlali nedeniyle 7 milyon Euro para cezasına çarptırılmıştır. Bu ceza, Google'ın arama sonuçlarında eski ve kişisel bilgileri silmeyi reddetmesinden kaynaklanmaktadır. Avusturya, Hollanda ve Norveç veri koruma yetkilileri de Google Analytics'in GDPR uyumlu olmadığını ve GDPR'yi ihlal ettiğini belirtmiş ve bu nedenle Google'a para cezası vermeye veya Google Analytics kullanımını sınırlamak için adımlar atmaya karar vermişlerdir. AB Adalet Divanı da Temmuz 2020'de, AB-ABD ve İsviçre-ABD kişisel veri alışverişini düzenleyen Gizlilik Kalkanı çerçevesini reddetmiştir. Bu nedenle, Google gibi şirketler, AB'deki veri merkezlerinde tutulan kullanıcı verilerini ABD'ye daha fazla gönderememekte ve veri merkezi ile ilgili olan durum sunucu merkezlerinin büyük kısmı ABD’de bulunan Google için oldukça büyük bir problem teşkil etmektedir. Personally Identifiable Information (PII) Nedir? Kişisel veriler günümüzde birçok alanda toplanmakta ve işlenmektedir. Bu verilerin toplanması ve işlenmesi sırasında gizliliği korunması gereken bilgiler de mevcuttur. Bu bilgiler, kişilerin kimliğinin tespit edilmesine olanak sağlayan verilerdir ve "kimliği tanımlayabilecek bilgiler" olarak adlandırılmaktadır. Kimliği tanımlayabilecek bilgiler (PII), isim, adres, doğum tarihi, telefon numarası, e-posta adresi, kimlik numarası, pasaport numarası ve diğer kişisel bilgileri içerir. Bu bilgiler, kişinin kimliğinin tespit edilmesine ve kişisel bilgilerinin ifşa edilmesine neden olabilir. Bu nedenle, PI'nin gizliliğinin korunması son derece önemlidir. Google Analytics 4’de Kullanıcı Gizliliği ÖzellikleriGoogle Analytics 4, kullanıcı gizliliği konusunda çeşitli özellikler sunmaktadır. Bu özellikler sayesinde web siteleri sahipleri, kullanıcı verilerinin gizliliğini koruyarak veri analizlerini gerçekleştirebilirler. Bu özellikler, kullanıcılar için daha iyi bir deneyim sağlarken aynı zamanda web siteleri sahiplerine de fayda sağlamayı hedeflemektedir. Bu bağlamda GA4 Data Settings altında bulunan Data Collection ve Data Retention ayarlarını düzenlemek oldukça önemlidir. Gelin GA4 Data Settings altında bulunan Data Collection ve Data Retention ayarlarına birlikte bir göz atalım. Data Collection Özellikleri Data collection'a aşağıdaki panel görselinden ulaşabilirsiniz.Google Signals Google Signals’i aktif ederseniz web sitenizde oturum açmış kulllanıcılarınızın sitenizden ve/veya uygulamalarınızdan toplanan bilgileri Google hesapları ile eşleştirmesine izin vermiş olursunuz. Eğer kullanıcı reklamların kişiselleştirilmesi için hesabından onay vermişse Google kullanıcının konum, arama geçmişi, Youtube geçmişi, Google iş ortağı sitelerinden alınan verileri anlamlandırabilmektedir. Bu bilgiler bütünü kullanıcın davranışlarıyla ilgili anonim analizler sunmak amacıyla kullanılabilir. Konu hakkında detaylı bilgi için https://support.google.com/analytics/answer/2700409?hl=tr ayrıca kullanıcılar bilgilerini paylaşıp paylaşmadığını https://myactivity.google.com/myactivity?pli=1 linkleri üzerinden kontrol edebilir ve isterlerseniz Google Signals’e onay verip ya da onayı kaldırabilirsiniz. Konum ve Cihaz Verileri Konum ve cihaz verilerini etkinleştirmeyi tercih ederseniz Analytics sitenizi ve uygulamanızı ziyaret eden kullanıcılar ile ilgili bilgileri toplamaya başlayacaktır. Burada ülke bazlı olarak nerelerde toplanıp toplanılmayacağını da belirtebilirsiniz. Kullanıcı Verileri Toplama Onayı Bu maddede Google kullanıcılara verisini topladığınıza dair kendi sitenizde/uygulamanızda bir bilgi verdiğinizi ve bunu Google Analytics ile de paylaştığınızı kullanıcıya bildirdiğinize dair sizden bir onay istemektedir. Data Retention Data Retention (Veri Saklama) bu kısımda 2 veya 14 aylık sürelerle veriyi ne kadar saklayabileceğinizi seçmektesiniz. Ayrıca altta bulunan butonda kullanıcının her etkinliği sonrasında hareketlerini resetlemek yani sıfırlama seçeneğini gibi bir opsiyonunuz bulunmaktadır.. Burada hizmet verdiğiniz alan ve tuttuğunuz kullanıcı bilgilerinin hassaslığı bu seçimleri yaparken belirleyici olacaktır. IP Anonimleştirme Google Analytics 4 ile gelen en temel özelliklerden biri de IP Anonimleştirmedir. Google Analytics’in önceki sürümlerinde de IP Anonimleştirmek biraz çetrefilli yolları olsa da bulunmaktaydı. Burada ki değişim IP Anonimleştirmenin varsayılan bir şekilde GA4 ile hayatımıza tamamen yerleşmesi oldu. IP Anonimleştirme bize tam olarak ne sağlıyor neden önemli diye soracak olursak: IP Anonimleştirme temel kullanıcının anonim olma hakkını koruuması ile önemli ve farklıdır. GA4 IP adresi anonimleştirme özelliği, kullanıcıların IP adreslerinin son 8 bitini anonimleştirerek, IP adreslerinin tam olarak görünmesini engellemektedir. Bu durum kullanıcıların gizliliğini korurken, GA4'ün GDPR gibi veri koruma yönetmeliklerine uyumlu olmasına yardımcı olmaktadır. Bu özellik, kullanıcıların gizliliğini korumak ve aynı zamanda web sitenizdeki ziyaretçi verilerini analiz etmek için önemlidir. GA4 IP anonimleştirme özelliği, kullanıcıların IP adreslerinin tamamının anonimleştirilmesine rağmen, sitenize gelen ziyaretçiler hakkında yine de önemli veriler elde etmenizi sağlamaktadır. Özetle bu veriler, bizlere kullanıcıların web sitenizde nasıl gezindiğini, hangi sayfaları ziyaret ettiğini ve hangi cihazları kullandığını göstermektedir. Consent Mode Google Analytics'te izin vermeyi reddeden kullanıcılar için veriler eksik olacaktır. İzin modu için davranışsal modelleme, analitik tanımlama bilgilerini kabul eden benzer kullanıcıların davranışlarına dayalı olarak analitik tanımlama bilgilerini reddeden kullanıcıların davranışlarını modellemek için makine öğrenimini kullanır. Modellenmiş veriler, kullanıcılarınızın gizliliğine saygı gösterirken Analytics raporlarınızdan faydalı iç görüler elde etmenize olanak tanımaktadır. Örneklendirecek olursak davranışsal modelleme, kullanıcılar çerezleri reddettiğinde makine öğrenimi kullanarak ve kullanıcı gizliliğine saygı duyarak bize kullanıcı ve oturum ölçümlerine dayalı verileri tahmin etmektedir. GA4’da Sunucu Konumu ve Kısıtlı Aktarım Problemi Google Analytics 4’da, Universal Analytics’de de problemini yaşadığımız sunucu konumu ve kısıtlı aktarım problemine bu başlık altında değineceğiz. GDPR gereği AB ve Birleşik Krallık ülkelerindeki verinin sınırlar dışarısında bir sunucuya aktarılması yasak! Google’ın ise sunucu yatırımlarının büyük bir kısmı ABD’de bulunmaktadır. Google Analytics kullanıcıları bilgilerin “....” lokasyonunda depolanmasını istiyorum gibi bir seçeneğe sahip değillerdir. Bu durum verilerin nerede depolanacağını doğrudan seçemediğiniz anlamına gelmektedir. GDPR kapsamında da, bir web sitesinden analiz verileri gibi kişisel verilerin AEA veya Birleşik Krallık'tan ABD'ye gönderilmesi, kısıtlı bir aktarım olarak kabul edilmektedir. Kısıtlı veri aktarımı ile ilgili uyulması, uygulanması gereken bir takım yasal durumlar söz konusu olduğundan bu problemler kapsamında bir danışmanlık hizmeti almanız en doğru seçenek olacaktır.

Kullanılmayan CSS ve JS Satırları Nasıl Tespit Edilir?
Web site hızı, SEO çalışmalarındaki en önemli metriklerden bir tanesidir. Günümüzde hemen her arama motoru, web sayfaların hızlı açılması, sayfalardaki DOM boyutunun düşük olması ve minimum düzeyde kaynak tüketimini önemsemektedir. Bu yüzden arama motorları; yavaş açılan, gereksiz kod satırlarıyla dolu, aşırı yüksek boyutta DOM ögeleri kullanan web sayfaları, kullanıcılara başarısız bir sayfa deneyimi sundukları düşünülerek, bu sitelerin üst sıralarda gösterilmekten kaçınırlar.Pagespeed veya GTMetrix gibi ücretsiz hız analiz araçlarıyla yapmış olduğumuz analizlerde, genellikle karşılaştığımız en önemli sorunlar "Kullanılmayan CSS'i Azaltın" ve "Kullanılmayan JavaScript'i Azaltın" uyarıları olmaktadır. Bu uyarılarla ilgili bir aksiyon almadan önce, bu hataların sebeplerini iyi analiz etmeli, web sitemizin alt yapısında barınan CSS ve JavaScript dosyalarının/kütüphanelerin neler olduğunu bilmemiz gerekmektedir.Kullanılmayan CSS'i ve JavaScript'i Azaltın Uyarısı Neden Olur?Genellikle e-ticaret alt yapıları, bünyelerinde hazır CSS ve JavaScript kütüphaneleri barındırmaktadırlar. Bu kütüphaneler, her tip web sitesinde kullanışlı olmak amacıyla yazıldıklarından, içlerinde kullanmadığımız pek çok CSS class'ları ve JavaScript fonksiyonları barındırırlar. Bu dosyalarda yer alan ve web sitemizde kullanmadığımız CSS satırlarını ve JavaScript fonksiyonlarını tespit edip, dosyadan temizleyebilir ve sayfalarımızın daha yüksek performansta açılmasını sağlayabiliriz. Bu satırları tespit etmek için aşağıda paylaştığımız yöntemi sizler de kendi web sitenizde uygulayabilirsiniz!Kullanılmayan CSS ve JavaScript Satırları Nasıl Tespit Edilir?Öncelikle web sitenize giriş yaptıktan sonra, analizini yapmak istediğiniz sayfada sağ tıklayarak "İncele/Inspect" seçeneğine tıklıyoruz.Ardından açılan DevTools panelinin sağ tarafında yer alan üç nokta simgesine tıklayarak More Tools > Coverage seçeneğini aktif hale getiriyoruz.Alt kısımda açılan Coverage panelindeki reload butonuna tıklayarak sayfanın yenilenmesini ve DevTools'un sayfada yer alan CSS ve JavaScript dosyalarını yüklemesini sağlıyoruz.Sayfaya yüklenen CSS/JavaScript dosyalarından herhangi bir tanesine tıklayarak DevTools sekmesinde açılmasını sağlıyoruz.Açılan CSS/JavaScript dosyasında yer alan ve mavi renk ile boyalı kısımlar, ilgili CSS Satırı/JavaScript fonksiyonunun sayfada aktif olarak kullanıldığını, kırmızı renk ile boyalı kısımlar ise kullanılmadığını bizlere göstermektedir.Bu sayede web sitemizin alt yapısında barındırdığı tüm CSS ve JavaScript dosyalarında hangi satır ve fonksiyonların kullanılıp kullanılmadığını rahatlıkla tespit edebiliyoruz.Kullanılmayan CSS ve JS'i Temizlemeden Önce Nelere Dikkat Edilmeli?Her ne kadar web sitemizde barındırdığımız ve sayfaya yüklediğimiz CSS ve JavaScript kütüphanelerinde yer alan kodların bir çoğunu kullanmıyor gibi görünsek de, bu kodlar içerisinde temizlik yapmadan önce dikkat etmemiz gereken bazı noktalar mevcut. Kullanılmayan CSS ve JS temizliği yapmadan önce mutlaka aşağıdaki maddelere dikkat ediniz:İlgili CSS/JS kodunun her tarayıcı, her cihaz ve her sayfada kullanılmadığından emin olun.Bazı JavaScript fonksiyonları belirli event'lere bağlı olarak çalışabilmektedir. Örneğin scroll, click gibi kullanıcı taraflı event'lerle çalışan JavaScript fonksiyonları temizlemeden önce hangilerinin aktif/pasif olduğu iyi analiz edilmelidir.CSS ve JS temizliği yapmadan önce mutlaka tarayıcınızın DOM boyutunu yükselten CSS ve JS dosyalarını ayrıştırın. Küçük boyutlu CSS ve JS dosyalarıyla vakit kaybetmeyin. Optimizasyonları yapmadan önce mutlaka web sitenizin yedeğini almayı unutmayın!Sizler de bu yöntemi kullanarak, web sitenizdeki kullanılmayan CSS ve JavaScript satırlarını tespit edebilir, temizleyebilir ve web sitenizi ziyaret eden kullanıcılara daha performanslı sayfalar gösterebilirsiniz!