AnalyticaHouse

Pazarlama İpuçları, Gündem ve Daha Fazlası

AnalyticaHouse’un güçlü iş ortaklıklarından beslenen deneyimi ile güncel trendler, stratejik içgörüler ve sektörel derinlik içeren blog yazılarımızı keşfedin.

Google MMM ile Satış Artışlarını Doğru Ölçmenin 5 Yolu
Ara 10, 2025 0 reads

Google MMM ile Satış Artışlarını Doğru Ölçmenin 5 Yolu

Google MMM (Marketing Mix Modeling), pazarlama karması modellemesi olarak bilinen bu yöntem, çerezsiz dünyada pazarlama bütçenizin gerçek değerini anlamak için kullanılan en güçlü istatistiksel analiz yöntemidir. Bu modelleme, TV reklamlarından dijital harcamalara, fiyat indirimlerinden mevsimselliğe kadar satışlarınızı etkileyen tüm faktörlerin toplam etkisini ve her birinin bu etkiye olan net katkısını (artışsallık) ölçer. Özellikle Google'ın Meridian gibi açık kaynaklı çözümleri, bu analizleri daha erişilebilir hale getirmiştir. Doğru bir MMM kurulumu, hangi kanala yatırdığınız paranın ne kadarının size gerçek, ek satış olarak döndüğünü gösterir ve bütçenizi en yüksek yatırım getirisi (ROI) için optimize etmenizi sağlar.1. Kapsamlı ve Bütüncül Veri Toplama: Modelin Temel TaşıSatış artışlarını doğru ölçmenin ilk ve en kritik adımı, Google MMM modelini besleyecek verilerin eksiksiz ve temiz bir şekilde toplanmasıdır. Pazarlama Karması Modellemesi, temel olarak “geçmişte olanları” analiz ederek gelecekteki “eğer böyle yaparsak ne olur?” senaryolarını tahmin etmeye çalışır. Bu analizin doğruluğu, tamamen sağladığınız verilerin kalitesine ve kapsamına bağlıdır. Model, satışları etkileyebilecek tüm potansiyel faktörleri bir arada görmek ister. Eğer önemli bir veri setini (örneğin, rakip fiyatlandırmasını veya TV reklam harcamalarınızı) modelin dışında bırakırsanız, model bu eksik faktörlerin yarattığı etkiyi, modele dahil ettiğiniz diğer kanallara (örneğin, Google Arama Ağı reklamlarına) yanlışlıkla atayabilir. Bu durum, “yanlış atıf” (misattribution) olarak bilinir ve bütçe optimizasyonunda feci sonuçlara yol açabilir.Başarılı bir Google MMM projesi için genellikle en az 2–3 yıllık, haftalık (veya mümkünse günlük) granülerlikte veri toplanması önerilir. Bu veriler birkaç ana kategoriye ayrılır: Bağımlı Değişken (Ölçmek istediğiniz hedef): Haftalık toplam satış geliri, satılan ürün adedi veya yeni müşteri sayısı. Pazarlama Verileri (Bağımsız Değişkenler): Google Ads, Meta, YouTube, TV, radyo gibi her bir kanal için yapılan haftalık harcamalar, gösterim (impression) ve tıklama (click) sayıları. Dışsal Kontrol Değişkenleri: Fiyat indirimleri, promosyon dönemleri (örn. Black Friday), rakiplerin anahtar kelime harcamaları ve makro-ekonomik göstergeler (örn. enflasyon oranı). Google’ın Meridian gibi modern MMM çözümleri, Google Ads, GA4 ve YouTube verilerini doğrudan entegre etme konusunda avantajlar sunsa da, modelin bütüncül (holistic) bir bakış açısına sahip olması için tüm offline ve online verilerin bir araya getirilmesi şarttır.2. Dışsal Faktörleri ve Mevsimselliği Modelleme: Gürültüyü AyıklamakPazarlama Karması Modellemesi’nin (MMM) en büyük gücü, satışlardaki artışı yalnızca sizin pazarlama faaliyetlerinizden değil, kontrolünüz dışındaki etkenlerden de ayırabilmesidir. Satışlarınız hiçbir zaman vakum içinde gerçekleşmez; mevsimler, özel günler, ekonomik koşullar ve rakiplerinizin hamleleri satış grafiğinizi doğrudan etkiler. Örneğin, bir dondurma markasıysanız, yaz aylarında satışlarınızın artması muhtemeldir. Eğer bu “mevsimsellik” etkisini modele bir değişken olarak eklemezseniz, model yaz aylarında artan YouTube reklam harcamalarınızın, satışlardaki artışın tamamından sorumlu olduğunu düşünebilir. Bu durumda, YouTube’un gerçek ROI’sini olduğundan %30 veya %40 daha yüksek hesaplayarak bütçe planlamasında ciddi bir hata yapmanıza neden olur.Bu “gürültüyü” ayıklamak ve pazarlama kanallarınızın “gerçek” satış artışı (incremental lift) etkisini bulmak için modele mutlaka dışsal faktörleri eklemelisiniz. Yaygın faktörler: Mevsimsellik: Yılın belirli dönemlerinde (yaz, kış, okul açılışı) yaşanan düzenli talep değişimleri. Özel Günler ve Tatiller: Bayramlar, Black Friday, Sevgililer Günü gibi satışların ani yükseldiği veya düştüğü günler. Ekonomik Göstergeler: Enflasyon, işsizlik oranları, döviz kurları. Rakip Faaliyetleri: Büyük kampanyalar, agresif fiyat indirimleri. Hava Durumu: (Şemsiye, klima, kayak gibi sektörlerde özellikle etkili.) Google’ın Bayesian istatistik temelli MMM yaklaşımları, bu farklı değişkenlerin satışlar üzerindeki olasılıksal etkilerini modelleme konusunda geleneksel regresyon yöntemlerine göre daha esnektir. Böylece “Bu hafta satışlarımız arttı, çünkü hem TV reklamı çıktık hem de hava güneşliydi” durumunda, model TV’nin ve güneşli havanın katkısını istatistiksel olarak ayrıştırabilir.3. Adstock (Gecikmeli Reklam Etkisi) ve Doygunluk (Saturation) AnaliziMMM’in en akıllıca özelliklerinden biri, reklamcılığın iki temel gerçeğini kabul etmesidir: Reklamın etkisi anında kaybolmaz (Adstock) ve sonsuz para harcamak sonsuz satış getirmez (Doygunluk). Adstock, bir müşterinin Salı günü gördüğü bir TV reklamının etkisinin Cuma günkü satın alma kararını hâlâ etkileyebileceğini ifade eder. Model bu “hafıza etkisini” ölçer; yapılmazsa, TV’nin toplam ROI’si düşük hesaplanır. Google MMM, her kanal için bu gecikmeli etkiyi matematiksel olarak dağıtır (ör. TV 3 hafta, display 2 gün gibi).İkinci kavram Doygunluk (Saturation) veya azalan getiri yasasıdır: Harcama arttıkça bir noktadan sonra ek satış getirisi azalır. Model, her kanal için S-eğrisi (saturation curve) çıkararak “A kanalına daha fazla harcamayın, doyuma ulaştınız; bütçeyi B kanalına aktarın” gibi eyleme geçirilebilir öneriler üretir.4. Artışsallık (Incrementality) Testleri ile Modeli DoğrulamaGoogle MMM, geçmiş verilere dayalı bir modeldir; bu modelin öngörülerinin gerçek dünya ile uyumunu test etmek kritik önemdedir. Artışsallık testleri (A/B, geo-based vb.) ile bir test ve kontrol grubu belirlenir; örneğin YouTube harcamasını test bölgede %50 azaltıp farkı ölçersiniz. Elde edilen gerçek “incremental lift” MMM’in aynı senaryo için verdiği tahminle uyumluysa, model kalibrasyonunuz doğrudur ve bütçe kararları için güvenilebilir.5. Bütçe Optimizasyonu ve Senaryo Analizi: MMM’in Nihai ÇıktısıMMM’in nihai amacı, gelecekteki bütçeyi maksimum toplam ROI için optimize etmektir. Model; kanal bazında artışsallık, adstock ve doygunluğu öğrendikten sonra bütçe optimizatörü senaryoları çalıştırabilirsiniz: Senaryo 1 (Maksimum ROI): Mevcut bütçeyle en yüksek kârlılık. Senaryo 2 (Bütçe Artışı): +%20 bütçenin en verimli dağılımı ve beklenen satış artışı. Senaryo 3 (Bütçe Kısıntısı): –%30 bütçede en az zarar verecek kesintiler. Google’ın Meridian gibi açık kaynak MMM çözümleri, bu tür senaryoları kolayca simüle etmenizi sağlar; böylece MMM, geçmiş raporundan stratejik karar destek aracına dönüşür.Sıkça Sorulan Sorular (SSS)MMM, çerezlerin (cookies) kalkmasından neden bu kadar etkilendi?MMM, bireysel kullanıcı takibine değil, makro düzeyde toplam ilişkilere dayanır. Üçüncü taraf çerezlerin kalkması MTA gibi kullanıcı yolculuğu temelli modelleri zayıflatırken, MMM gizlilik odaklı dünyada bütüncül ROI ölçümü için yeniden öne çıkmıştır. Google’ın Meridian’a yatırımının ana nedenlerinden biri budur.Google MMM (Meridian) ile geleneksel MMM arasındaki fark nedir? Hız ve Erişilebilirlik: Açık kaynak yapısı maliyeti ve erişim bariyerlerini düşürür. Daha İyi Veri Entegrasyonu: Ads, GA4, YouTube ile daha kolay ve granüler entegrasyon. Modern İstatistik: Bayesian yaklaşımla tek sayı yerine olasılık aralığı sunarak belirsizliği azaltır. Küçük bir işletmeyim, MMM benim için uygun mu?MMM; çoklu kanal yatırımı yapan ve 2–3 yıllık veri birikimi olan orta-büyük işletmelerde en verimli çalışır. Daha küçük ölçekte, incrementality testleri veya GA4’teki modellemeler ilk adımda daha pratik ve maliyet-etkin olabilir.MMM sonuçları ne sıklıkla güncellenmeli?“Yap ve unut” değildir. Genellikle her çeyrek veya en geç 6 ayda bir yeniden eğitme ve kalibrasyon önerilir. Büyük kampanya (örn. Black Friday) ya da pazar değişimlerinden sonra güncellemek isabetliliği artırır.MMM, marka bilinirliği gibi soyut metrikleri ölçebilir mi?MMM doğrudan satış/gelir gibi sayısal hedeflere odaklanır. Marka algısı için Brand Lift gibi anket temelli araştırmalar uygundur. Dolaylı yol olarak, bağımlı değişkeni “markalı arama hacmi” seçip, hangi kanalların marka aramalarını artırdığını modelleyebilirsiniz.

ChatGPT Shopping Research Nedir? Nasıl Çalışır?
Ara 4, 2025 0 reads

ChatGPT Shopping Research Nedir? Nasıl Çalışır?

ChatGPT Shopping Research, kullanıcıların alışveriş araştırmalarını hızlandıran yapay zeka destekli bir alışveriş asistanıdır, alışveriş sürecindeki ürün karşılaştırma, filtreleme, değerlendirme ve öneri alma adımlarını tek bir sohbet ekranında birleştirir. Bu özellik, özellikle kararsızlık yaşayan veya yüzlerce ürün arasında kaybolmak istemeyen kullanıcılara rehberlik eder. OpenaI’nin geliştirdiği bu yeni yapı, fiyat analizinden kullanıcı yorumlarını özetlemeye kadar birçok görevi gerçekleştirerek hem hızlı hem de doğru karar vermeye yardımcı olur.ChatGPT Shopping Research Nedir?ChatGPT Shopping Research, kullanıcıların herhangi bir ürün kategorisinde detaylı araştırma yapmadan ihtiyaçlarına uygun öneri almasını sağlayan bir yapay zeka alışveriş asistanıdır. Bu asistan, internetteki güvenilir perakende kaynaklarından verileri analiz ederek ürünlerin teknik özelliklerini, avantajlarını, fiyat aralıklarını ve kullanıcı yorumlarını karşılaştırır. Yani kullanıcı geleneksel arama motorlarında olduğu gibi tek tek sayfa değiştirmez, ChatGPT onun yerine verileri toplar, değerlendirir ve özetler. Bu yapısıyla ChatGPT Shopping Research özelliği, 2025 itibarıyla e-ticarette hızla büyüyen yapay zeka tabanlı araştırma trendinin merkezine yerleşmiştir.Bu özelliğin temel amacı, bir alışveriş danışmanı gibi davranarak kişiye özel öneriler sunmaktır. Örneğin “3.000 TL altı sessiz elektrikli süpürge öner” şeklinde bir talep yazıldığında ChatGPT, bütçeye ve kriterlere göre seçenekleri sıralar, artı-eksi yönlerini belirtir ve alternatif ürünler sunar. Bu süreçte ürünün ses seviyesinden tüketim miktarına kadar birçok detay analiz edilir. ChatGPT Shopping Research, özellikle karar verme aşamasını hızlandırdığı için kullanıcıların zamandan %70’e kadar tasarruf etmesini sağlayabilir. ayrıca farklı mağazalardaki fiyat aralıklarını karşılaştırarak ortalama pazar fiyatı analizini tek ekranda verir.ChatGPT Shopping Research Nasıl Çalışır?ChatGPT Shopping Research, doğal dil işleme (NLP) teknolojisini kullanarak kullanıcıların yazdığı cümleleri anlamlandırır ve ihtiyaçları doğrultusunda bir alışveriş araştırması yapar. 1. Adım – Kullanıcı İhtiyacının analiz EdilmesiChatGPT Shopping Research’nin çalışma süreci, kullanıcının yazdığı ilk cümleyi anlamlandırmakla başlar. Örneğin “5.000 TL altı en iyi kablosuz süpürge” ya da “kuru cilt için uygun nemlendirici öner” gibi istekler; bütçe, kategori, kullanım amacı, öncelikler ve teknik beklentiler olarak ayrıştırılır. Bu aşamada yapay zeka cümlenin içindeki ana unsurları tespit eder: fiyat limiti, ürün tipi, aranan teknik özellikler ve kullanıcı senaryosu. Böylece ChatGPT Shopping Research özelliği, ihtiyacı doğru okuyarak araştırmanın temelini oluşturur. Bu adım, alışveriş önerisinin kişiselleştirilmesinde kritik öneme sahiptir.analiz tamamlandığında ChatGPT, yanlış anlamayı önlemek için gerektiğinde ek sorular sorabilir. Örneğin “sessiz çalışma mı yoksa güçlü çekiş mi daha önemli?” ya da “taşınabilirlik mi yoksa yüksek performans mı önceliğin?” gibi sorularla kriterleri netleştirir. Bu sayede ChatGPT Shopping Research, yüzeysel öneriler yerine gerçekten kullanıcıya uygun bir araştırma süreci başlatır. İlk adımın başarısı, sonraki adımların doğruluğunu doğrudan etkiler. Bu nedenle bu aşama, tüm alışveriş asistanı deneyiminin en önemli yapı taşlarından biridir.2. Adım – Ürünlerin Tarifi ve Veri Toplama SüreciChatGPT Shopping Research, ikinci adımda kullanıcı ihtiyacına uygun ürünleri tespit etmek için geniş bir veri taraması yapar. Bu süreçte farklı perakende sitelerindeki fiyatlar, teknik özellikler, garanti bilgiler, kullanıcı yorumları, memnuniyet oranları ve performans değerlendirmeleri incelenir. Yapay zeka, her ürünün hangi özelliklerde öne çıktığını belirler; örneğin bir süpürgenin “en sessiz model”, diğerinin “en uzun batarya ömrü” olmasını sağlayan ölçütleri ayırır. Bu tarama insanın tek tek yüzlerce sayfa gezerek yapacağı bir işken ChatGPT Shopping Research bunu saniyeler içinde tamamlar.Toplanan veriler yalnızca listelenmez; aynı zamanda kategorilere ayrılır ve “en uygun fiyatlı”, “en çok beğenilen”, “en dayanıklı”, “fiyat-performans kralı” gibi kullanıcıya yol gösteren etiketlere dönüştürülür. Bu adımda veri kalitesi büyük önem taşır; model güvenilir ve halka açık kaynaklardan aldığı bilgileri bir araya getirir. Böylece ChatGPT Shopping Research, yalnızca ürün isimlerini değil; ürünlerin kullanım senaryoları, avantajları, dezavantajları ve genel kalite düzeyi hakkında da anlamlı bir bakış sunar. Bu aşama, kullanıcıya sunulacak nihai öneri listesinin temelini oluşturur.3. Adım – Karşılaştırma, Sıralama ve Nihai Önerilerin SunulmasıÜçüncü adımda ChatGPT Shopping Research, topladığı verileri kullanıcı kriterlerine göre sıralar ve karşılaştırma ekranı oluşturur. Kullanıcının “karşılaştır” demesine gerek bile kalmadan yapay zeka, en uygun ürünleri liste haline getirir ve her ürünün artı–eksi yönlerini detaylı biçimde açıklar. Örneğin bir modelin “%90 memnuniyet – sessiz çalışma ve hafif tasarım öne çıkıyor” şeklinde özetlenmesi, bir diğerinin ise “fiyat olarak düşük ama batarya süresi kısa” gibi analizlerle aktarılması mümkündür. Bu aşamada ChatGPT yalnızca bilgi vermekle kalmaz; aynı zamanda kullanıcının karar vermesi için doğru kıyaslamayı yapar. Bu adımın en güçlü tarafı, verilerin tablo halinde sunulabilmesidir. ChatGPT Shopping Research Özelliğinin Kullanıcılara FaydalarıChatGPT Shopping Research'nin en büyük avantajı, kullanıcıların alışveriş sürecini hızlandırmasıdır. Normalde kullanıcılar bir ürün alırken en az 4–6 farklı siteyi ziyaret eder, onlarca yorum okur ve farklı modelleri karşılaştırır. Yapılan bir dijital alışveriş araştırmasına göre, bir kullanıcının ortalama karar verme süresi 25–35 dakika arasındadır. ancak ChatGPT Shopping Research bu adımların tamamını saniyeler içinde özetleyebilir. Böylece kullanıcı hem zamandan tasarruf eder hem de daha bilinçli seçim yapar. Ek olarak model, ürünün hangi kullanıcı profiline uygun olduğunu açıklayarak kararsızlık yaşayan kişiler için kişiselleştirilmiş bir rehber sunar.Bir diğer önemli fayda ise kapsamlı ürün karşılaştırması sunmasıdır. Örneğin iki telefon modeli arasındaki batarya ömrü, kamera kalitesi veya işlemci performansı gibi teknik farklar tablo halinde sunulabilir. Bu tablo yapıları özellikle teknik ürünlerde büyük değer taşır. ayrıca ChatGPT Shopping Research, kullanıcı yorumlarını tek tek okumak yerine onların ortalama memnuniyet oranlarını özetler. Örneğin bir ürün için “%82 olumlu geri bildirim, en çok övülen özellik: sessiz çalışma, en çok eleştirilen özellik: kısa şarj kablosu” gibi noktalar doğrudan sunulabilir. Bu şekilde kullanıcı, yüzlerce yorumu okumadan genel görüşü birkaç saniyede öğrenmiş olur.E-Ticaret Markaları İçin ChatGPT Shopping Research’nin Avantajları Nelerdir?ChatGPT Shopping Research, kullanıcıların ürün araştırma davranışlarını kökten değiştiren yapay zeka destekli bir alışveriş rehberidir. E-ticaret markaları için bu teknoloji yalnızca müşteri deneyimini iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda dönüşüm oranlarından rekabet analizine kadar birçok kritik alanda güçlü avantajlar sunar. Aşağıda e-ticaret markalarının bu özelliği kullanarak elde edebileceği temel kazanımlar yer almaktadır.ChatGPT Shopping Research’nin E-Ticaret Markalarına Sağladığı AvantajlarDaha Hızlı ve Kişiselleştirilmiş Ürün Keşfi: Kullanıcılar kişiye özel öneriler alır, ürün bulma süresi kısalır ve satın alma ihtimali artar.Karar Vermeyi Kolaylaştıran Detaylı Ürün Karşılaştırmaları: Fiyat, özellik ve yorum analizleri tek ekranda sunulur; kullanıcı daha bilinçli karar verir.Müşteri Deneyiminin Otomatikleşmesi: ChatGPT, bir dijital satış danışmanı gibi davranarak müşteri hizmetleri yükünü azaltır.Eksik veya Zayıf Ürün İçeriklerinin Tespit Edilmesi: Yapay zeka, ürün açıklamalarındaki eksiklikleri ve tutarsızlıkları ortaya çıkarır.Rakip Ürünlere Karşı Daha Güçlü Konumlanma: Fiyat, özellik ve yorum kıyaslamaları sayesinde markalar stratejik avantaj sağlar.Kullanıcı Taleplerine Dayalı Pazar İçgörüleri Üretir: En çok istenen ürün özellikleri belirlenir; bu bilgiler kampanya ve ürün geliştirmeyi destekler.Reklam ve Pazarlama Bütçelerinin Daha Verimli Kullanılması: Karar süresi kısalan kullanıcılar sayesinde dönüşüm maliyetleri düşer.Markanın AI Platformlarında Görünürlüğünü Artırır: Ürünler, yalnızca arama motorlarında değil ChatGPT gibi AI tabanlı platformlarda da keşfedilebilir hâle gelir.Satın Alma Yolculuğunu Hızlandırır: Araştırma → karşılaştırma → karar verme süreçleri tek yerde birleşir; sepet terk oranı azalır.Operasyonel Yükü Azaltır: Satın alma öncesi soru trafiği azalır, müşteri temsilcileri daha stratejik konulara odaklanabilir.ChatGPT Shopping Research’yi Nasıl Kullanabilirsiniz?ChatGPT Shopping Research kullanımı oldukça kolaydır. Kullanıcılar yalnızca ihtiyaçlarını doğal bir cümle ile ChatGPT’ye yazar. Örneğin “5.000 TL altı en sessiz elektrikli süpürgeyi öner”, “dağ yürüyüşü için dayanıklı bir bot istiyorum” veya “kuru cilt için uygun bir nemlendirici önerir misin?” gibi ifadeler ChatGPT’nin araştırmayı başlatması için yeterlidir. Yapay zeka, bu talepleri analiz ederek bütçe, kullanım senaryosu ve tercih edilen özelliklere göre bir liste oluşturur. ardından her ürün için fiyat aralığı, artılar-eksiler, memnuniyet puanı ve alternatif seçenekler gibi bilgiler sunulur. Kullanıcı isterse “daha ekonomik”, “daha taşınabilir”, “daha kaliteli” gibi ek taleplerle listeyi yeniden şekillendirebilir.ChatGPT Shopping Research’nin bir diğer güçlü yönü de derinleştirilmiş araştırma kabiliyetidir. Kullanıcı “karşılaştırma yap” dediğinde iki veya daha fazla ürünü teknik detaylarıyla bir tablo içinde yan yana görebilir. Örneğin kullanıcın bir kulaklık aradığını varsayalım kullanıcı alışveriş araştırmasını kullandığında aşağıdaki gibi bir tablo ile karşılaşacaktır:Ürün ÖzelliğiÖrnek Ürün AÖrnek Ürün BFiyat42003950Ses Seviyesi60dB54dBBatarya Süresi90dk120dkKullanıcı Memnuniyeti%88%92Bu tablo, özellikle teknoloji, spor ekipmanları, ev ürünleri ve bakım ürünleri gibi kategorilerde karar verme hızını %60’a varan oranda artırır. Kullanıcı, yüzlerce sayfa gezmek yerine tek bir ekranda detaylı bir karşılaştırma görebilir ve satın alma kararını daha bilinçli şekilde verebilir.ChatGPT Shopping Research Özelliği Veriler Nasıl Yönetiliyor?ChatGPT Shopping Research, verileri işlerken yüksek güvenlik protokollerine bağlı çalışır ve kullanıcı bilgilerinin korunmasını temel prensiplerden biri olarak kabul eder. ChatGPT Shopping Research, kullanıcıların alışveriş taleplerini anlamak için yalnızca yazılan mesajı analiz eder; kişisel kimlik verilerini, kredi kartı bilgilerini veya konum gibi hassas bilgileri istemez. Bu, kullanıcıların gizlilik endişesi yaşamadan yapay zeka alışveriş asistanı ile iletişime geçmesini sağlar. ayrıca ChatGPT’nin alışveriş özellikleri kapsamında işlenen veriler; ürün özellikleri, fiyat aralıkları, kullanıcı yorumları, teknik detaylar ve mağaza verileri gibi tamamen halka açık kaynaklardan elde edilir. Bu veriler, modeller tarafından işlendikten sonra kullanıcının ihtiyacına uygun şekilde özetlenir ve tek ekranda sunulur.Veri yönetiminin önemli bir kısmı da şeffaflık üzerine kuruludur. OpenaI, ChatGPT Shopping Research’ın çalışırken hangi tür bilgilere erişebildiğini ve hangi bilgilere erişemediğini açıkça belirtir. Örneğin anlık fiyat ve stok verileri değişebileceği için model bunları genel eğilimlere göre analiz eder, ancak her zaman “satıcı sayfasını kontrol edin” uyarısı sunar. ayrıca tüm sohbet geçmişi, kullanıcı isteği dışında üçüncü kişilerle paylaşılmaz ve reklam hedeflemesi için kullanılmaz. Bununla birlikte, anonimleştirilmiş kullanım verileri; genel eğilimleri, hangi ürün kategorilerinin daha çok araştırıldığını, kullanıcıların hangi kriterleri önceliklendirdiğini anlamak için değerlendirilebilir. Bu analizler, hem modelin gelişimi hem de kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesi için kritik öneme sahiptirChatGPT Shopping Research ile YapılabileceklerChatGPT Shopping Research, kullanıcıların alışveriş sürecini kolaylaştırmak için pek çok farklı yeteneği tek bir platformda bir araya getirir. Bunların başında ihtiyaç odaklı ürün önerisi gelir. Kullanıcı “daha uzun pil ömrüne sahip bir tablet”, “en sessiz çalışan süpürge”, “yağmura dayanıklı koşu ayakkabısı” gibi talepler yazdığında yapay zeka, ilgili kategoriyi tarar ve kriterlere uygun ürünleri sıralar. Bu liste yalnızca isimlerden oluşmaz; fiyat aralıkları, teknik özellikler, kullanıcı yorumlarının özeti ve avantaj-dezavantaj karşılaştırmaları tek ekranda sunulur. Özellikle kararsız kullanıcılar için bu yapı bir alışveriş rehberine dönüşür ve zaman kaybını ciddi ölçüde azaltır. araştırmalara göre kullanıcıların %70’i bir ürün araştırırken en çok yorum okuma ve karşılaştırma aşamasında vakit kaybediyor, ChatGPT Shopping Research ise bu süreci saniyelere indirir.ChatGPT Shopping Research ile yapılabilecek bir diğer işlem ise detaylı ürün karşılaştırmasıdır. Örneğin iki akıllı saat veya üç telefon modeli karşılaştırılmak istendiğinde ChatGPT, özellikleri tablo halinde yan yana gösterir. Kapasite, ekran kalitesi, pil ömrü, fiyat, kullanıcı memnuniyeti, dayanıklılık gibi kriterler üzerinden kıyaslama yapılabilir. ChatGPT Shopping Research Alışverişi Nasıl Değiştiriyor?ChatGPT Shopping Research, alışveriş deneyimini tamamen yeniden şekillendiren bir dönüşümün merkezindedir. Klasik e-ticaret modellerinde kullanıcıların araştırma yapması, yorum okuması, fiyat kontrol etmesi ve karar vermesi uzun zaman alıyordu. Bu süreçte bilgi kirliliği, karşılaştırma zorluğu ve yüzlerce seçenek arasında kaybolma problemi sıkça görülüyordu. ancak yapay zeka destekli alışveriş asistanı bu süreci sadeleştirerek kullanıcıya tek ekran üzerinden ihtiyaçlarını karşılamayı sunuyor. artık kullanıcı “benim için doğru olan ürün nedir?” sorusunun cevabını saniyeler içerisinde alabiliyor. Böylece alışveriş deneyimi yalnızca daha hızlı değil, aynı zamanda daha kişisel hale geliyor.Bu dönüşümün e-ticaret üzerindeki etkisi de oldukça büyük. Kullanıcılar artık yalnızca ürün aramak yerine ihtiyaçlarını ifade ediyor ve yapay zeka bu ihtiyaca uygun seçenekleri otomatik olarak tarıyor. Bu durum, gelecekte e-ticarette “arama” kavramının yerini “ihtiyaç bildirimi” kavramına bırakabileceğini gösteriyor. 2025 itibarıyla yapılan araştırmalar, kullanıcıların %60’ının ürün araştırmalarında yapay zeka destekli rehberlere yöneldiğini ortaya koyuyor. ChatGPT Shopping Research gibi araçlarla alışverişin geleceği; daha akıllı, daha hızlı ve daha kişiselleştirilmiş bir noktaya taşınıyor. Kullanıcı yorumu okumadan memnuniyet düzeyini öğrenmek, yüzlerce ürünü gezmeden karşılaştırma almak ve fiyat-performans dengesini görmek artık çok daha kolay hale geliyor.ChatGPT Shopping Research İle İlgili Sıkça Sorulan SorularChatGPT Shopping Research ücretli mi?ChatGPT Shopping Research özelliği, çoğu kullanıcının erişebildiği temel ChatGPT paketlerinde kullanılabilir; ancak bazı gelişmiş analiz seçenekleri yalnızca Plus, Team veya Enterprise seviyelerinde daha kapsamlı şekilde çalışabilir. Özellik doğrudan “ekstra bir ücret” olarak sunulmaz; ChatGPT’nin mevcut planı içinde yer alır. ancak fiyat ve model seçenekleri değişebileceğinden, en güncel bilgiyi OpenaI’nin planlar sayfasında kontrol etmek faydalı olacaktır.ChatGPT Shopping Research özelliğindeki alışveriş önerileri ne kadar doğru?ChatGPT alışveriş asistanı, verileri güncel ve güvenilir kaynaklardan toplasa da fiyat ve stok gibi çok sık değişen bilgileri her zaman %100 doğrulukla sunmayabilir. Bu nedenle ChatGPT Shopping Research, ürün listesini sunduktan sonra kullanıcılara mutlaka “satıcı sayfasını kontrol edin” uyarısı yapar. ancak teknik özellikler, kullanıcı memnuniyeti ve performans analizi gibi sabit kriterlerde oldukça başarılıdır.ChatGPT Shopping Research özelliğindeki ürün karşılaştırma tabloları güvenilir mi?Evet, ürün karşılaştırmalarında kullanılan veriler güvenilir perakende kaynaklarından derlenir. ancak fiyat ve stok değişken olabilir; bu nedenle tablolar genel değerlendirme niteliğindedir.ChatGPT Shopping Research hangi veri kaynaklarını kullanıyor?Kaynaklar genel olarak güvenilir perakende siteleri, ürün katalogları, teknik veri tabloları ve kullanıcı incelemeleridir. Özellikle Amazon, BestBuy, Walmart gibi yaygın global kaynaklardan yararlanır. OpenAI, veri doğruluğu ve güncelliği için kaynak çeşitliliğini sürekli genişletmektedir.ChatGPT Shopping Research ile hangi ürünleri araştırabilirim?Neredeyse tüm tüketici ürünleri araştırılabilir: Elektronik, ev & yaşam, kişisel bakım, moda, spor/outdoor, oyuncu ekipmanları, evcil hayvan ve bebek ürünleri dahil olmak üzere çoğu tüketici ürününü ChatGPT Shopping Research ile araştırabilirsin.ChatGPT Shopping Research kullanıcı yorumlarını özetliyor mu?Evet. Kullanıcı yorumlarını hızlıca tarayıp olumlu–olumsuz yönleri öne çıkararak sade bir özet oluşturur. Bu, yüzlerce yorumu tek tek okumak yerine veriyi dakikalar içinde incelemeyi sağlar.ChatGPT Shopping Research gerçek zamanlı fiyat bilgisi verebilir mi?Fiyatlar genellikle günceldir ancak kampanya, stok veya lokasyon bazlı farklılıklar nedeniyle anlık değişiklikler olabilir. ChatGPT her zaman en güncel fiyatı yansıtmayabilir, bu yüzden son kontrol için ürünün bağlı olduğu mağaza sayfasına bakmak önemlidir.ChatGPT Shopping Research Türkçe çalışıyor mu?Evet. Shopping Research Türkçe dahil birçok dilde içerik üretebilir. Türkçe ürün araştırması, karşılaştırma ve ihtiyaç analizi yapılabilir.ChatGPT Shopping Research ile fiyat/özellik filtrelemesi yapılabilir mi?Evet. Örneğin “5000 TL altı telefonlar”, “en hafif spor ayakkabılar”, “oyuncular için 144Hz monitörler” gibi kısıtlar verildiğinde Shopping Research listeyi buna göre daraltır.

Black Friday Sonrası Sadık Müşteri Kazanmak İçin Veri Tabanlı Taktikler
Ara 3, 2025 0 reads

Black Friday Sonrası Sadık Müşteri Kazanmak İçin Veri Tabanlı Taktikler

Sadık müşteri kazanımı, Black Friday sonrası dönemde e-ticaretin en stratejik hedeflerinden biridir, çünkü tek seferlik satışlar yerine sürdürülebilir gelir yaratan müşteri segmentlerine yönelmek marka değerini ve pazarlama yatırımlarının getirisini artırır. Veri analitiği ve pazarlama teknolojileri sayesinde bu müşterileri tanımak, hedeflemek ve uzun vadeli bağlılık oluşturmak mümkündür.Black Friday Sonrası Neden Sadık Müşteri Kazanımı Kritik?Black Friday gibi büyük indirim dönemleri, yeni müşteri edinimi açısından büyük bir fırsat yaratır. Ancak bu yeni müşterilerin büyük çoğunluğu yalnızca indirim dönemlerinde alışveriş yapma eğilimindedir. Ortalama bir e-ticaret işletmesinde müşteri tutma oranı %30 civarındadır. Yani 100 yeni müşteriden 70’i bir daha geri dönmeyebilir. Bu durum, edinme başına maliyetin sürekli artmasına neden olur ve uzun vadeli karlılığı zedeler.Peki bu müşterileri geri döndürmek mümkün mü? Evet, veri odaklı stratejiler ve akıllı segmentasyon sayesinde alışveriş yapan kullanıcıların sadakat potansiyeli analiz edilebilir. Örneğin, tekrar alışveriş yapan müşterilerin sepet tutarları genellikle ilk alışverişlerine göre %40 daha fazladır. Aynı zamanda, sadık müşteriler yeni müşteri kazandırma konusunda da güçlü birer marka elçisidir.Veri Bilimi ile Sadık Müşteri Segmentlerini TanımlamaVeriye dayalı sadakat stratejilerinin temeli, müşterilerin davranışlarının matematiksel olarak sınıflandırılmasıdır. Bu aşamada en çok kullanılan yöntemlerden biri RFM analizidir. RFM modeli, Recency (alışverişin ne kadar yakın olduğu), Frequency (ne sıklıkla alışveriş yapıldığı) ve Monetary (ne kadar harcama yapıldığı) gibi 3 temel metriğe dayanır.Aşağıdaki tablo, Black Friday sonrası dönem için sadakat segmentlerini tanımlamak amacıyla kullanılabilir:Bu veri segmentasyonu, BigQuery ve GA4 verilerinin birlikte çalışmasıyla otomatikleştirilebilir. Segment bazlı e-posta kampanyaları, hedefli yeniden pazarlama listeleri ve daha fazlası oluşturmak mümkün hale gelir. Peki bu analizleri yapmak için ileri teknik bilgi gerekir mi? RFM ve segment bazlı davranış analizleri temel düzey SQL bilgisiyle yapılabilir. Ancak daha sofistike analizler için Python ve istatistik bilgisi faydalıdır.Black Friday Müşterilerini Sadık Kullanıcılara Dönüştürme Taktikleri1. Post-Purchase Akışlarının KişiselleştirilmesiBlack Friday sırasında alışveriş yapan kullanıcıların davranışları kampanya sonrası çok değerlidir. Bu yüzden alışveriş sonrası ilk 7 gün, kullanıcıya özel temaslar için kritik bir zaman dilimidir. İlk alışverişini yapan müşterilere, özel teşekkür mesajları, kullanım rehberleri, önerilen ürünler ve ikinci alışverişe özel fırsatlar sunmak dönüş oranlarını artırır.Kullanıcı “Sadece indirime özel mi alışveriş yaptı, yoksa ürünle gerçekten ilgilendi mi?” Bu sorunun cevabı davranış verilerinde saklıdır. Örneğin, alışverişten sonraki 48 saat içinde ürünü incelemeye devam eden kullanıcılar, segmentasyon açısından daha yüksek sadakat puanı taşıyabilir. GA4 ve Looker Studio entegrasyonu ile bu veriler görselleştirilebilir.2. Uplift Modelleme ile Kampanya Maliyetlerini AzaltmakHer kullanıcıya aynı indirimi sunmak artık verimli değil. Bu noktada, kampanyaya gerçekten tepki verecek müşterileri tahmin eden “uplift modelleme” devreye giriyor. Bu model, kullanıcıların kampanya varlığıyla mı, yoksa zaten satın alacağı için mi dönüşüm gerçekleştirdiğini ölçer. Sonuç? İndirim tekliflerini yalnızca “ikna edilebilir” (persuadable) kullanıcılarla sınırlandırarak, maliyet verimliliği sağlanır.Modelleme sürecinde kullanıcılar dört kategoriye ayrılır: İkna Edilebilirler (Persuadables): İndirim sunulursa dönüşüm yaparlar. Zaten Satın Alacaklar (Sure Things): İndirime gerek kalmadan dönüşüm yaparlar. Etki Görmeyenler (Sleeping Dogs): Kampanyadan etkilenmezler. Negatif Tepki Verenler (Do Not Disturb): Kampanya verilirse dönüş yapmazlar. Uplift skoru yüksek olan müşteriler için e-posta, push bildirim ya da remarketing reklamları kullanılabilir. Python ile bu modellerin geliştirilmesi ve Looker Studio üzerinde görselleştirilmesi mümkündür.Sadakat Programları ve Teklif Kişiselleştirme StratejileriSadık müşterilerin tekrar gelmesini sağlamak için özel avantajlar sunmak, kampanya dönemlerinde yapılan satışları kalıcı müşteri ilişkisine dönüştürebilir. Sadakat programlarında puan toplama, VIP ayrıcalıklar, erken erişim gibi ögeler etkili olabilir. Ancak, bu tekliflerin “herkese” değil, davranışa dayalı olarak hedeflenmesi gerekir.Bir kullanıcı neden geri dönmüyor? Belki ürün stoğu güncellenmediği için, belki de teklif ilgisini çekmedi. Bu sorulara cevap bulmak için GA4 funnel analizi ve event verileri kullanılabilir. Kullanıcıların siteye geri dönüş davranışları ile önerilen tekliflerin uyumu analiz edilebilir.E-posta ve push kampanyaları kişiselleştirilmiş içerikle desteklendiğinde, etkileşim oranları %60’a kadar artış gösterebilir. Özellikle mobil uygulama kullanıcıları için bu bildirimler oldukça etkili dönüşüm yaratır.Veri Entegrasyonu ile Omnichannel Sadakat Stratejileri OluşturmakSadık müşteri yaratımında kanal verilerinin tek bir havuzda toplanması büyük avantaj sağlar. Google Ads, Meta Ads, Yandex Ads gibi platformlardan gelen reklam verileri, mobil uygulama davranışları ve e-posta etkileşimleri bir araya getirildiğinde “tek müşteri görünümü” (Single Customer View) elde edilir. Bu görünüm sayesinde hangi kanalın hangi müşteri segmenti üzerinde nasıl bir etkisi olduğu net olarak analiz edilebilir.Bu entegrasyon için kullanılan araçlar arasında BigQuery, Adjust, GA4, Looker Studio ve CRM sistemleri yer alabilir. Bu sistemlerin doğru yapılandırılmasıyla birlikte her bir müşterinin geçmişi, davranışı ve etkileşim geçmişi tam olarak izlenebilir hale gelir. Böylece Black Friday gibi kampanya dönemleri sonrası yapılan yatırımlar, ileriye dönük büyüme planlarının yapı taşını oluşturur.Otomasyon ile Uzun Vadeli Sadakat Süreçleri KurmakPeki kampanya sonrası bu stratejiler nasıl sürdürülebilir hale getirilir? Otomasyon bu noktada devreye girer. E-posta pazarlamasından yeniden hedeflemeye kadar tüm temas noktaları için veri tabanlı kurallar tanımlanarak otomatik akışlar oluşturulabilir. Bu akışlar, kullanıcı davranışlarına göre şekillenir ve zamana yayılan bir bağlılık inşa eder.Örneğin, alışveriş yaptıktan 10 gün sonra ürünle ilgili tavsiyeler, 30 gün sonra benzer ürün önerileri, 60 gün sonra indirim teklifi sunan otomasyonlar oluşturulabilir. Segmentasyon kriterlerine göre farklı akışlar tasarlanarak her kullanıcıya özel bir yolculuk planlanabilir.Veri modellemesi bu noktada sadece analiz değil, aynı zamanda etkileşimin ta kendisidir. Doğru kullanıcıya, doğru zamanda, doğru mesajı ulaştırmak için verinin tüm gücünü kullanmak gerekir.Sonuç: Black Friday Geçici, Sadakat KalıcıdırBlack Friday, büyük indirimlerin ve kısa vadeli satışların dönemidir. Ancak bu dönem, uzun vadeli sadakat stratejilerinin başlangıç noktası olabilir. Doğru veri altyapısı, analitik modelleme, segmentasyon ve otomasyon stratejileriyle, bir indirim sezonu sadece satış değil, sürdürülebilir bir müşteri ilişkisi haline dönüşebilir.Müşteri yaşam boyu değerini artırmak, edinme maliyetini düşürmek ve markayla duygusal bağ kuran sadık bir kitle oluşturmak için Black Friday sonrası dönemde veri temelli taktikler uygulamak kritik öneme sahiptir.

Google MMM ile Satış Artışlarını Doğru Ölçmenin 5 Yolu
Kas 26, 2025 0 reads

Google MMM ile Satış Artışlarını Doğru Ölçmenin 5 Yolu

Google MMM (Marketing Mix Modeling), pazarlama karması modellemesi olarak bilinen bu yöntem, çerezsiz dünyada pazarlama bütçenizin gerçek değerini anlamak için kullanılan en güçlü istatistiksel analiz yöntemidir. Bu modelleme, TV reklamlarından dijital harcamalara, fiyat indirimlerinden mevsimselliğe kadar satışlarınızı etkileyen tüm faktörlerin toplam etkisini ve her birinin bu etkiye olan net katkısını (artışsallık) ölçer. Özellikle Google'ın Meridian gibi açık kaynaklı çözümleri, bu analizleri daha erişilebilir hale getirmiştir. Doğru bir MMM kurulumu, hangi kanala yatırdığınız paranın ne kadarının size gerçek, ek satış olarak döndüğünü gösterir ve bütçenizi en yüksek yatırım getirisi (ROI) için optimize etmenizi sağlar.1. Kapsamlı ve Bütüncül Veri Toplama: Modelin Temel TaşıSatış artışlarını doğru ölçmenin ilk ve en kritik adımı, Google MMM modelini besleyecek verilerin eksiksiz ve temiz bir şekilde toplanmasıdır. Pazarlama Karması Modellemesi, temel olarak "geçmişte olanları" analiz ederek gelecekteki "eğer böyle yaparsak ne olur?" senaryolarını tahmin etmeye çalışır. Bu analizin doğruluğu, tamamen sağladığınız verilerin kalitesine ve kapsamına bağlıdır. Model, satışları etkileyebilecek tüm potansiyel faktörleri bir arada görmek ister. Eğer önemli bir veri setini (örneğin, rakip fiyatlandırmasını veya TV reklam harcamalarınızı) modelin dışında bırakırsanız, model bu eksik faktörlerin yarattığı etkiyi, modele dahil ettiğiniz diğer kanallara (örneğin, Google Arama Ağı reklamlarına) yanlışlıkla atayabilir. Bu durum, "yanlış atıf" (misattribution) olarak bilinir ve bütçe optimizasyonunda feci sonuçlara yol açabilir.Başarılı bir Google MMM projesi için genellikle en az 2-3 yıllık, haftalık (veya mümkünse günlük) granülerlikte veri toplanması önerilir. Bu veriler birkaç ana kategoriye ayrılır: Bağımlı Değişken (Ölçmek istediğiniz hedef): Haftalık toplam satış geliri, satılan ürün adedi veya yeni müşteri sayısı. Pazarlama Verileri (Bağımsız Değişkenler): Google Ads, Meta, YouTube, TV, radyo gibi her bir kanal için yapılan haftalık harcamalar, gösterim (impression) ve tıklama (click) sayıları. Dışsal Kontrol Değişkenleri: Fiyat indirimleri, promosyon dönemleri (örn. Black Friday), rakiplerin anahtar kelime harcamaları ve makro-ekonomik göstergeler (örn. enflasyon oranı). Google'ın Meridian gibi modern MMM çözümleri, Google Ads, GA4 ve YouTube verilerini doğrudan entegre etme konusunda avantajlar sunsa da, modelin bütüncül (holistic) bir bakış açısına sahip olması için tüm offline ve online verilerin bir araya getirilmesi şarttır.2. Dışsal Faktörleri ve Mevsimselliği Modelleme: Gürültüyü AyıklamakPazarlama Karması Modellemesi'nin (MMM) en büyük gücü, satışlardaki artışı yalnızca sizin pazarlama faaliyetlerinizden değil, kontrolünüz dışındaki etkenlerden de ayırabilmesidir. Satışlarınız hiçbir zaman vakum içinde gerçekleşmez; mevsimler, özel günler, ekonomik koşullar ve rakiplerinizin hamleleri satış grafiğinizi doğrudan etkiler. Örneğin, bir dondurma markasıysanız, yaz aylarında satışlarınızın artması muhtemeldir. Eğer bu "mevsimsellik" etkisini modele bir değişken olarak eklemezseniz, model yaz aylarında artan YouTube reklam harcamalarınızın, satışlardaki artışın tamamından sorumlu olduğunu düşünebilir. Bu durumda, YouTube'un gerçek ROI'sini olduğundan %30 veya %40 daha yüksek hesaplayarak bütçe planlamasında ciddi bir hata yapmanıza neden olur.Bu "gürültüyü" ayıklamak ve pazarlama kanallarınızın "gerçek" satış artışı (incremental lift) etkisini bulmak için modele mutlaka dışsal faktörleri eklemelisiniz. Bu faktörler arasında en yaygın olanlar şunlardır: Mevsimsellik: Yılın belirli dönemlerinde (yaz, kış, okul açılışı) yaşanan düzenli talep değişimleri. Özel Günler ve Tatiller: Bayramlar, Black Friday, Sevgililer Günü gibi satışların ani yükseldiği veya düştüğü günler. Ekonomik Göstergeler: Enflasyon, işsizlik oranları veya döviz kurlarındaki değişimler (tüketicinin satın alma gücünü etkiler). Rakip Faaliyetleri: Rakiplerinizin yaptığı büyük kampanyalar veya agresif fiyat indirimleri. Hava Durumu: (Özellikle şemsiye, klima veya kayak malzemeleri gibi sektörel ürünler için). Google'ın Bayesian istatistik temelli MMM yaklaşımları, bu farklı değişkenlerin satışlar üzerindeki olasılıksal etkilerini modelleme konusunda geleneksel regresyon yöntemlerine göre daha esnektir. Bu sayede, "Bu hafta satışlarımız arttı, çünkü hem TV reklamı çıktık hem de hava güneşliydi" durumunda, model TV'nin ve güneşli havanın katkısını istatistiksel olarak ayrıştırabilir.3. Adstock (Gecikmeli Reklam Etkisi) ve Doygunluk (Saturation) AnaliziPazarlama Karması Modellemesi'nin (MMM) en akıllıca özelliklerinden biri, reklamcılığın iki temel gerçeğini kabul etmesidir: Reklamın etkisi anında kaybolmaz (Adstock) ve sonsuz para harcamak sonsuz satış getirmez (Doygunluk). Adstock (Gecikmeli Reklam Etkisi), bir müşterinin Salı günü gördüğü bir TV reklamının etkisinin, o müşterinin Cuma günü yaptığı satın alma kararını hala etkileyebileceği fikridir. Model, bu "hafıza etkisini" ölçer. Eğer Adstock modellemesi yapılmazsa, TV reklamının yapıldığı hafta tüm satış katkısı o haftaya yazılır ve sonraki haftalardaki gecikmeli etkisi "sıfır" olarak kabul edilir; bu da TV'nin toplam ROI'sini ciddi şekilde düşük hesaplamanıza neden olur. Google MMM, her bir kanal için (örneğin, TV'nin hafızası 3 hafta, dijital banner'larınki 2 gün olabilir) bu gecikmeli etkiyi matematiksel olarak dağıtır.İkinci önemli kavram ise Saturation (Doygunluk) veya azalan getiri yasasıdır. Bu, bir kanala yaptığınız harcamayı artırdıkça, o kanaldan elde ettiğiniz ek satış (incremental lift) miktarının giderek azalmasıdır. Örneğin, Google Arama Ağı'na ayda 10.000 TL harcadığınızda her 1 TL size 5 TL geri getirirken, harcamanızı 100.000 TL'ye çıkardığınızda, artık pazardaki potansiyel müşterilerin çoğuna ulaştığınız için, eklediğiniz her 1 TL size sadece 1,5 TL getirmeye başlayabilir. Model, her kanal için bu "doyma noktasını" veya "S eğrisini" (S-Curve) çizer. Bu analiz, bütçe optimizasyonunun kilit noktasıdır. Model size, "A kanalına daha fazla para harcamayın, çünkü doyuma ulaştınız. O bütçeyi alıp, henüz doyum noktasına gelmemiş B kanalına aktarırsanız toplam satışlarınız %10 daha fazla artar" gibi doğrudan, eyleme geçirilebilir stratejik tavsiyeler sunar.4. Artışsallık (Incrementality) Testleri ile Modeli DoğrulamaGoogle MMM, geçmiş verilere dayanan istatistiksel bir modeldir ve bu modelin "tahminleri" ile "gerçek dünya" sonuçlarının uyumlu olup olmadığını kontrol etmek hayati önem taşır. Modelin doğruluğunu teyit etmenin ve ona olan güveni artırmanın en etkili yolu, kontrollü "Artışsallık Testleri" (Incrementality Tests) yapmaktır. Bu testler, temel olarak bir A/B testi mantığıyla çalışır: Pazarın bir bölümünü (örneğin, coğrafi bir bölgeyi veya belirli bir kullanıcı segmentini) "Test Grubu" olarak seçersiniz ve bu gruba yönelik pazarlama harcamasını kasıtlı olarak değiştirirsiniz (örn. %50 artırırsınız veya tamamen kapatırsınız). Pazarın geri kalanını ise "Kontrol Grubu" olarak sabit tutarsınız. Test süresi sonunda, iki grup arasındaki satış farkına bakarak, yaptığınız pazarlama değişikliğinin "gerçek" satış artışını (incremental lift) net olarak ölçersiniz.Bu noktada MMM'in rolü devreye girer: Artışsallık testinden elde ettiğiniz bu "gerçek dünya" sonucunu (örn. "YouTube harcamasını %50 kısmak, satışları %8 düşürdü") alır ve MMM modelinizin bu senaryo için yaptığı "tahminle" karşılaştırırsınız. Eğer modeliniz de benzer bir öngörüde bulunduysa (örn. "YouTube harcaması %50 düşerse satışlar %7-9 arası düşer" tahmini), bu durum modelinizin (kalibrasyonunun) doğru çalıştığını ve gelecekteki bütçe planlamaları için güvenilir olduğunu gösterir. Google'ın kendi ekosistemindeki (Google Ads, YouTube) "Lift" testleri veya "Geo-based" (Coğrafi) testler, bu tür artışsallık deneylerini uygulamak için güçlü araçlardır. MMM bir pusula ise, artışsallık testleri o pusulanın doğru yönü gösterip göstermediğini kontrol eden bir "sağlama" yöntemidir.5. Bütçe Optimizasyonu ve Senaryo Analizi: MMM'in Nihai ÇıktısıPazarlama Karması Modellemesi'nin (MMM) tüm bu veri toplama ve analiz çabasının nihai hedefi, gelecekteki pazarlama bütçenizi en yüksek toplam getiriyi (ROI) elde edecek şekilde "optimize etmektir". Önceki adımlarda model, her bir kanalın (Google Ads, TV, Meta vb.) satışlara olan net katkısını (artışsallık), gecikmeli etkisini (adstock) ve doygunluk eğrisini (saturation curve) öğrendi. Artık elinizde, hangi kanalın ne kadar verimli çalıştığını ve hangi kanalın "daha fazla yatırım" potansiyeline sahip olduğunu gösteren matematiksel bir harita var. Bu aşamada MMM araçları, "bütçe optimizatörü" adı verilen simülasyon araçlarına dönüşür. Bu araçlar, "Gelecek 3 ay için pazarlama bütçem 5 Milyon TL olursa, bu parayı kanallara nasıl dağıtmalıyım ki satışlarım maksimuma çıksın?" sorusuna net yanıtlar verir.Google'ın Meridian gibi açık kaynaklı MMM çözümleri, bu simülasyonları (senaryo analizlerini) yapmanıza olanak tanır. Örneğin, modele şu senaryoları sorabilirsiniz: Senaryo 1 (Maksimum ROI): Mevcut bütçeyle en yüksek kârlılığı nasıl elde ederim? (Model muhtemelen doyuma ulaşmış kanallardan bütçeyi kesip, verimli kanallara aktarmanızı önerecektir). Senaryo 2 (Bütçe Artışı): Bütçemi %20 artırırsam, bu ek bütçenin tamamını hangi kanala yatırmalıyım ve toplam satışlarım ne kadar artar? Senaryo 3 (Bütçe Kısıntısı): Bütçemi %30 azaltmak zorundaysam, toplam satışlarıma en az zararı verecek şekilde hangi kanallardan kesinti yapmalıyım? Bu optimizasyon ve senaryo analizi, MMM'i geçmişi analiz eden bir rapordan, geleceği şekillendiren stratejik bir karar destek aracına dönüştürür.Sıkça Sorulan Sorular (SSS)MMM, çerezlerin (cookies) kalkmasından neden bu kadar etkilendi?Pazarlama Karması Modellemesi (MMM), temelde çerezlere veya bireysel kullanıcı takibine dayanmayan, "makro" düzeyde bir analiz yöntemidir. Çerezlerin (3rd party cookies) kullanımdan kalkması, kullanıcıları siteler arası takip etmeyi zorlaştırdı ve Multi-Touch Attribution (MTA) gibi bireysel yolculuk temelli ölçümleme modellerini büyük ölçüde etkisiz hale getirdi. MMM ise bireyleri değil, "toplamları" (örneğin, haftalık toplam TV harcaması ile haftalık toplam satışlar) analiz eder. Bu nedenle, gizlilik odaklı (privacy-first) yeni dünyada, pazarlama ROI'sini bütüncül bir bakış açısıyla ölçmek için en güvenilir ve geçerli yöntem olarak yeniden ön plana çıkmıştır. Google'ın Meridian gibi çözümlere yatırım yapmasının ana nedeni de budur.Google MMM (Meridian) ile geleneksel MMM arasındaki fark nedir?Geleneksel MMM analizleri genellikle danışmanlık şirketleri tarafından yürütülen, uzun (aylar süren) ve maliyetli projelerdi. Google'ın "Meridian" gibi açık kaynaklı (open-source) MMM çözümleri, bu süreci birkaç temel noktada modernleştirir: Hız ve Erişilebilirlik: Açık kaynak olması, daha fazla şirketin bu teknolojiyi daha düşük maliyetle kullanabilmesini sağlar. Daha İyi Veri Entegrasyonu: Google ekosistemi (Ads, GA4, YouTube) verilerini modele daha kolay ve granüler entegre etme imkânı sunar. Modern İstatistiksel Yöntemler: Genellikle Bayesian istatistiklerini kullanarak, tek bir "net" cevap (örn. TV'nin ROI'si 2.5) yerine, bir "olasılık aralığı" (örn. TV'nin ROI'si %90 olasılıkla 2.2 ile 2.8 arası) sunar. Bu, karar alırken daha az belirsizlikle hareket etmenizi sağlar. Küçük bir işletmeyim, MMM benim için uygun mu?MMM'in en verimli çalıştığı senaryolar, genellikle birden fazla pazarlama kanalına (örn. hem dijital hem de geleneksel medya) düzenli olarak yatırım yapan ve analiz için en az 2-3 yıllık geçmiş veriye sahip olan orta ve büyük ölçekli işletmelerdir. Küçük bir işletmeyseniz veya sadece bir-iki kanala odaklanıyorsanız (örn. sadece Google Ads ve Meta kullanıyorsanız), MMM kurmak için gereken veri hacmine veya kanal çeşitliliğine sahip olmayabilirsiniz. Bu durumda, artışsallık (incrementality) testleri veya GA4 üzerindeki dönüşüm modellemeleri gibi daha odaklı analizler, başlangıçta daha uygun maliyetli ve pratik olabilir.MMM sonuçları ne sıklıkla güncellenmeli?MMM, "bir kez yap ve unut" türünde bir analiz değildir. Pazar koşulları, tüketici davranışları ve rakiplerin stratejileri sürekli değişir. Modelinizin doğruluğunu ve güncelliğini korumak için, genellikle her çeyrekte (3 ayda bir) veya en azından 6 ayda bir yeni verilerle "yeniden eğitilmesi" (retrained) ve kalibre edilmesi önerilir. Özellikle büyük bir kampanya dönemi (örn. Black Friday) veya pazar dinamiklerini değiştiren büyük bir olay (örn. yeni bir rakibin pazara girmesi) sonrasında modeli güncellemek, optimizasyon kararlarınızın isabetliliğini artıracaktır.MMM, marka bilinirliği gibi soyut metrikleri ölçebilir mi?MMM'in ana gücü, "satış" veya "gelir" gibi net, sayısal iş hedeflerini ölçmektir. Marka bilinirliği, marka algısı veya satın alma niyeti gibi daha "soyut" metrikleri doğrudan ölçmek için tasarlanmamıştır. Bu tür metrikler için genellikle "Brand Lift" (Marka Artışı) testleri gibi anket bazlı araştırmalar kullanılır. Ancak, MMM'i dolaylı bir yol için kullanabilirsiniz: Modelinizde hedef değişken (bağımlı değişken) olarak "satışları" değil de "Google'daki markalı arama hacminizi" belirlerseniz, hangi pazarlama kanallarınızın marka bilinirliğinizi (marka aramalarını) artırdığını modelleyebilirsiniz.

Black Friday’de Anlık Kampanyalar ile Sepet Bırakma Oranı Nasıl Azaltılır?
Kas 26, 2025 0 reads

Black Friday’de Anlık Kampanyalar ile Sepet Bırakma Oranı Nasıl Azaltılır?

Black Friday, e-ticaret için yılın en yoğun alışveriş dönemlerinden biridir. Ancak bu yoğun trafik, her zaman yüksek dönüşümler anlamına gelmeyebilir. Birçok ziyaretçi ürün seçip sepete ekliyor ama son adımda işlemi tamamlamadan ayrılıyor yani “sepeti bırakma” (cart abandonment) sorununa giriyoruz. Özellikle kampanya dönemlerinde bu oran artabilir. Doğru stratejilerle, anlık kampanyalarla bu kayıpları azaltabilir ve dönüşüm oranlarını artırabilirsiniz.Sepet Bırakma Oranı Nedir? Neden Önemlidir?Sepet bırakma oranı, bir ziyaretçinin ürünleri sepete ekledikten sonra alışverişi tamamlamadan siteden ayrılma oranıdır. Örneğin, çok sayıda sepete ürün eklendiği halde dönüşüm gerçekleşmiyorsa bu sadece satış kaybı değildir, aynı zamanda trafik, pazarlama bütçesi, müşterinin markanıza güveni açısından da bir kayıptır.Black Friday gibi kampanyaların yoğun olduğu dönemlerde ise tekliflerin kısa süreli ve aciliyetli olması, rekabetin artması, trafik kaynaklarının çeşitlenmesi gibi faktörler bu oranı daha da tetikleyebilir. Bu yüzden kampanya öncesi hazırlık ve sepet bırakmayı engelleyecek mekanizmalar çok daha kritik hale gelir.Black Friday’de Anlık Kampanyalarla Sepet Bırakmayı Azaltma StratejileriBlack Friday döneminde kullanıcıların ilgisini çekmek kadar, onları ödeme adımına kadar taşımak da büyük önem taşır. Anlık kampanyalar bu noktada devreye girer, net, süreli ve kişiselleştirilmiş tekliflerle kararsız kullanıcıları harekete geçirir. Ancak başarı, yalnızca kampanya göstermekle değil bu tekliflerin kullanıcı deneyimiyle nasıl entegre edildiğiyle ölçülür.1. Tekliflerin Net ve Acil OlmasıBlack Friday’de anlık kampanyalar genellikle “süreli”, “stokla sınırlı” ya da “ilk x kişiye” gibi mesajlarla geliyor. Bu tip mesajlar, ziyaretçilerin karar sürecini hızlandırabilir. “Sadece bugün geçerli”, “stoklar tükeniyor” gibi ifadeler kullanın. Kampanya süresi, kalan stok sayısı gibi bilgilerle şeffaf olun. Bu tip aciliyet ve netlik, alışveriş sürecinde tereddüt yaşayan kullanıcıları harekete geçirmeye yardımcı olabilir.2. Tüm Maliyetler Kampanya Başında GösterilmeliKullanıcıların sepete ürün ekledikten sonra karşılaştıkları “yüksek kargo ücreti”, “vergi sonrası fiyat” gibi sürprizler, terk oranlarını ciddi şekilde artırır. İndirim sonrası fiyatı net gösterin. Kargo, vergi, teslim süresi gibi ek maliyetleri önceden belirtin. “Ücretsiz kargo” veya “X TL üzeri ücretsiz kargo” gibi kampanyalar ek bariyerleri düşürür. 3. Hızlı ve Basit Checkout Deneyimi Misafir olarak devam et seçeneği sunun. Checkout adımlarını azaltın, ilerleme göstergeleri ekleyin. Mobil deneyime özel optimizasyon yapın. 4. Güven Unsurlarını Öne Çıkarın SSL sertifikası, güvenli ödeme ikonları gibi işaretleri görünür kılın. İade, değişim politikalarını açık şekilde belirtin. Ürün yorumları ve değerlendirmeleri kampanya sayfalarına ekleyin. 5. Ödeme Yöntemlerini Çeşitlendirin Kredi kartı, banka kartı, mobil cüzdan, taksit seçenekleri sunun. Yerel ödeme yöntemlerine yer verin. “Tek tıkla ödeme” gibi hızlı seçenekler düşünün. 6. Anlık Kampanya İçi Kayıp Takibi ve Hemen AksiyonBlack Friday kampanyalarında değişkenlik çok hızlıdır; bu nedenle abandon (terk) göstergelerini gerçek zamanlı izlemek önemlidir. Kullanıcı hangi adımda terk ediyor? Ödeme adımında sorun varsa hızlı çözüm üretilebilir. Gerçek zamanlı izlemeyle pop-up teklif, kupon kodu veya canlı destek gösterilebilir. 7. Sepet Bırakmaya Yönelik Hatırlatma & Yeniden Harekete GeçirmeKullanıcı sepete ürün ekleyip çıkmışsa bunu kaybedilmiş bir fırsat olarak görmemek gerekir. Abandoned cart e-posta ve SMS hatırlatmaları gönderin. Sepetteki ürünleri, kampanya süresini ve varsa kupon kodunu gösterin. Stok azaldı uyarıları dönüşümde etkilidir.  Black Friday’e Özel Dikkat Edilmesi Gerekenler Zaman baskısı: Kararlar hızlanır, terki azaltmak için tüm süreç akıcı olmalıdır. Artan trafik – artan hata riski: Site hızı ve ödeme altyapısı kritik önem taşır. Rakip hareketleri: Kampanya teklifiniz net ve görünür olmalıdır. Mobil alışveriş artışı: Mobil deneyim zayıfsa terk oranı yükselir. SonuçBlack Friday gibi yüksek rekabet ve yüksek trafik dönemlerinde “sepete eklemek” artık yeterli değil; “tamamlama” eşiklerini olabildiğince düşük tutmak gerekir. Anlık kampanyalarla net teklif sunarak, ödeme ve checkout sürecini sadeleştirerek, güven unsurlarını artırarak, ödeme seçeneklerini çeşitlendirerek ve terk edilmiş sepetleri aktif şekilde takip edip hatırlatarak sepet bırakma oranınızı anlamlı şekilde azaltabilirsiniz.

Black Friday Sonrası Sadık Müşteri Kazanmak İçin Veri Tabanlı Taktikler
Kas 26, 2025 0 reads

Black Friday Sonrası Sadık Müşteri Kazanmak İçin Veri Tabanlı Taktikler

Sadık müşteri kazanımı, Black Friday sonrası dönemde e-ticaretin en stratejik hedeflerinden biridir; çünkü tek seferlik satışlar yerine sürdürülebilir gelir yaratan müşteri segmentlerine yönelmek, marka değerini ve pazarlama yatırımlarının getirisini artırır. Veri analitiği ve pazarlama teknolojileri sayesinde bu müşterileri tanımak, hedeflemek ve uzun vadeli bağlılık oluşturmak mümkündür.Black Friday Sonrası Neden Sadık Müşteri Kazanımı Kritik?Black Friday gibi büyük indirim dönemleri, yeni müşteri edinimi açısından büyük bir fırsat yaratır. Ancak bu yeni müşterilerin büyük çoğunluğu yalnızca indirim dönemlerinde alışveriş yapma eğilimindedir. Ortalama bir e-ticaret işletmesinde müşteri tutma oranı %30 civarındadır. Yani 100 yeni müşteriden 70’i bir daha geri dönmeyebilir. Bu durum, edinme maliyetlerinin sürekli artmasına ve uzun vadeli kârlılığın düşmesine yol açar.Peki bu müşterileri geri döndürmek mümkün mü? Evet. Veri odaklı stratejiler ve akıllı segmentasyon sayesinde alışveriş yapan kullanıcıların sadakat potansiyeli analiz edilebilir. Örneğin, tekrar alışveriş yapan müşterilerin sepet tutarları genellikle ilk alışverişlerine göre %40 daha yüksektir. Ayrıca sadık müşteriler, yeni müşteri kazandırma konusunda da güçlü birer marka elçisidir.Veri Bilimi ile Sadık Müşteri Segmentlerini TanımlamaVeriye dayalı sadakat stratejilerinin temeli, müşterilerin davranışlarının matematiksel olarak sınıflandırılmasıdır. Bu aşamada en çok kullanılan yöntemlerden biri RFM analizidir. RFM modeli; Recency (son alışveriş zamanı), Frequency (alışveriş sıklığı) ve Monetary (harcama tutarı) olmak üzere üç temel metriğe dayanır.Bu segmentasyon, BigQuery ve GA4 verilerinin birlikte çalışmasıyla otomatik hale getirilebilir. Segment bazlı e-posta kampanyaları, hedefli yeniden pazarlama listeleri ve daha fazlasını oluşturmak mümkündür. Bu analizler için ileri düzey teknik bilgi şart değildir; temel SQL bilgisi yeterlidir. Ancak daha gelişmiş modellemeler için Python ve istatistik bilgisi fayda sağlar.Black Friday Müşterilerini Sadık Kullanıcılara Dönüştürme Taktikleri1. Post-Purchase Akışlarının KişiselleştirilmesiBlack Friday sırasında alışveriş yapan kullanıcıların davranışları, kampanya sonrası dönemin en değerli verilerindendir. Alışveriş sonrası ilk 7 gün, kişiselleştirilmiş temaslar için kritik bir zaman aralığıdır. Kullanıcılara teşekkür mesajları, kullanım rehberleri, önerilen ürünler ve ikinci alışverişe özel avantajlar sunmak dönüş oranlarını artırır.“Kullanıcı sadece indirim için mi alışveriş yaptı, yoksa ürünle gerçekten ilgilendi mi?” sorusunun cevabı davranış verilerinde saklıdır. Örneğin, alışveriş sonrası 48 saat içinde ürünü yeniden inceleyen kullanıcılar daha yüksek sadakat potansiyeli taşır. GA4 ve Looker Studio entegrasyonu ile bu davranışlar kolayca görselleştirilebilir.2. Uplift Modelleme ile Kampanya Maliyetlerini AzaltmakHer kullanıcıya aynı indirimi sunmak artık verimli bir yaklaşım değil. Uplift modelleme, kampanyaya gerçekten tepki verecek kullanıcıları tahmin etmeyi sağlar. Bu model, kullanıcının kampanya nedeniyle mi yoksa zaten satın alacağı için mi dönüşüm yaptığını ölçer. Böylece indirimler yalnızca “ikna edilebilir” kullanıcılarla sınırlanabilir.Modelleme sürecinde kullanıcılar dört kategoriye ayrılır: Persuadables (İkna Edilebilirler): İndirim sunulursa dönüşüm yaparlar. Sure Things (Zaten Satın Alacaklar): İndirime ihtiyaç duymadan dönüşüm yaparlar. Sleeping Dogs (Etki Görmeyenler): Kampanyadan etkilenmezler. Do Not Disturb (Negatif Tepki Verenler): Kampanya sunulduğunda dönüş yapmazlar. Uplift skoru yüksek olan müşteriler için e-posta, push bildirimleri veya remarketing kampanyaları kullanılabilir. Python ile modeller geliştirilip Looker Studio'da görselleştirilebilir.Sadakat Programları ve Teklif Kişiselleştirme StratejileriSadık müşterilerin tekrar gelmesini sağlamak için özel avantajlar sunmak, kampanya dönemlerindeki satışları kalıcı müşteri ilişkisine dönüştürebilir. Sadakat programlarında puan toplama, VIP ayrıcalıklar ve erken erişim gibi özellikler etkili olabilir. Ancak bu tekliflerin herkese değil, davranışa göre hedeflenmesi gerekir.Kullanıcı neden geri dönmüyor? Ürün stoğu mu güncellenmedi, yoksa teklif ilgisini mi çekmedi? Bu sorular GA4 funnel analizi ve event verileri ile kolayca yanıtlanabilir. Kullanıcıların siteye geri dönüş davranışları ve sunulan teklifler arasındaki ilişki analiz edilebilir.Kişiselleştirilmiş e-posta ve push bildirim kampanyaları etkileşim oranlarını %60’a kadar artırabilir. Özellikle mobil uygulama kullanıcılarında bu bildirimler yüksek dönüşüm sağlar.Veri Entegrasyonu ile Omnichannel Sadakat Stratejileri OluşturmakSadık müşteri yaratımında kanal verilerinin tek bir havuzda toplanması büyük avantaj verir. Google Ads, Meta Ads, Yandex Ads gibi platformlardan gelen reklam verileri; mobil uygulama davranışları ve e-posta etkileşimleri ile birleştiğinde “tek müşteri görünümü” (Single Customer View) oluşturulur. Böylece hangi kanalın hangi segment üzerinde nasıl etki yarattığı net bir şekilde analiz edilebilir.Bu entegrasyon için BigQuery, Adjust, GA4, Looker Studio ve CRM sistemleri kullanılabilir. Bu altyapı doğru kurulduğunda, her müşterinin geçmişi ve davranışları uçtan uca izlenebilir hale gelir. Böylece Black Friday sonrası yatırımlar, gelecekteki büyüme stratejilerinin temelini oluşturur.Otomasyon ile Uzun Vadeli Sadakat Süreçleri KurmakPeki kampanya sonrası bu stratejiler nasıl sürdürülebilir hale getirilir? Cevap: Otomasyon. E-posta pazarlamasından remarketing’e uzanan tüm temas noktalarında veri tabanlı kurallar tanımlanarak otomatik akışlar kurulabilir. Bu akışlar, kullanıcı davranışlarına göre şekillenir ve zamana yayılan bir bağlılık oluşturur.Örneğin: Alışverişten 10 gün sonra ürünle ilgili kullanım ipuçları 30 gün sonra benzer ürün önerileri 60 gün sonra kişiye özel indirim teklifi Segmentasyon kriterlerine göre farklı akışlar tasarlanarak her kullanıcıya özel bir yolculuk oluşturulabilir.Bu noktada veri modellemesi sadece analiz değil; etkileşimin kendisidir. Doğru kullanıcıya, doğru zamanda, doğru mesajı ulaştırmak için verinin tüm gücünü kullanmak gerekir.Sonuç: Black Friday Geçici, Sadakat KalıcıdırBlack Friday, büyük indirimlerin ve kısa vadeli satışların dönemidir. Ancak doğru veri altyapısı, analitik modelleme, segmentasyon ve otomasyon stratejileri ile bu dönem, uzun vadeli sadakat stratejilerinin başlangıç noktasına dönüşebilir. Müşteri yaşam boyu değerini artırmak, edinme maliyetlerini düşürmek ve markayla duygusal bağ kuran sadık bir kitle oluşturmak için Black Friday sonrası veri tabanlı taktikler uygulamak kritik öneme sahiptir.