Pazarlama İpuçları, Gündem ve Daha Fazlası
AnalyticaHouse’un güçlü iş ortaklıklarından beslenen deneyimi ile güncel trendler, stratejik içgörüler ve sektörel derinlik içeren blog yazılarımızı keşfedin.

Tabakların Kırılma Direnci
Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit, sed do eiusmod tempor incididunt ut labore et dolore magna aliqua. Mauris vitae ultricies leo integer malesuada nunc vel risus. Auctor eu augue ut lectus arcu bibendum at varius vel. Scelerisque purus semper eget duis at tellus. Platea dictumst vestibulum rhoncus est pellentesque. Tellus elementum sagittis vitae et leo duis ut diam quam. Aliquet porttitor lacus luctus accumsan tortor posuere. Nisl pretium fusce id velit ut. Quis eleifend quam adipiscing vitae proin. Hac habitasse platea dictumst vestibulum rhoncus est pellentesque elit. Ut faucibus pulvinar elementum integer enim neque. Hendrerit dolor magna eget est lorem ipsum dolor. Curabitur gravida arcu ac tortor dignissim convallis aenean et. Blog Demo İçerik Başlık 2 Et tortor at risus viverra. Eget nunc scelerisque viverra mauris in aliquam. Sed pulvinar proin gravida hendrerit lectus. Enim sit amet venenatis urna cursus. Leo vel fringilla est ullamcorper eget nulla facilisi etiam dignissim. Ac odio tempor orci dapibus ultrices in iaculis nunc sed. Augue neque gravida in fermentum et. Viverra aliquet eget sit amet tellus cras. Porta nibh venenatis cras sed felis. Elit ullamcorper dignissim cras tincidunt. Duis at tellus at urna condimentum mattis pellentesque. Felis donec et odio pellentesque diam volutpat commodo sed. Blog Demo İçerik Başlık 3 Pharetra sit amet aliquam id diam maecenas. Auctor eu augue ut lectus. Nisi porta lorem mollis aliquam ut. Purus faucibus ornare suspendisse sed nisi lacus sed viverra tellus. Euismod nisi porta lorem mollis aliquam ut porttitor. Etiam tempor orci eu lobortis elementum nibh tellus molestie nunc. Consequat ac felis donec et. Vivamus at augue eget arcu dictum varius duis at consectetur. Nunc non blandit massa enim nec. Tristique risus nec feugiat in fermentum posuere urna nec tincidunt. At erat pellentesque adipiscing commodo elit at imperdiet. Sit amet justo donec enim. A lacus vestibulum sed Blog Demo İçerik Başlık 2 Diam sollicitudin tempor id eu nisl nunc mi ipsum faucibus. Elit pellentesque habitant morbi tristique senectus et netus et. Quam lacus suspendisse faucibus interdum. Nisi porta lorem mollis aliquam ut porttitor leo a diam. Habitasse platea dictumst vestibulum rhoncus. Fermentum iaculis eu non diam phasellus vestibulum. Sollicitudin nibh sit amet commodo nulla. Fames ac turpis egestas integer. Amet cursus sit amet dictum sit amet justo. Massa placerat duis ultricies lacus sed turpis tincidunt id aliquet. Sagittis eu volutpat odio facilisis mauris. Tincidunt ornare massa eget egestas purus viverra accumsan in nisl.

Youtube SEO: Video Arama Sıralamanızı İpuçları
What is Lorem Ipsum? Lorem Ipsum is simply dummy text of the printing and typesetting industry. Lorem Ipsum has been the industry's standard dummy text ever since the 1500s, when an unknown printer took a galley of type and scrambled it to make a type specimen book. It has survived not only five centuries, but also the leap into electronic typesetting, remaining essentially unchanged. It was popularised in the 1960s with the release of Letraset sheets containing Lorem Ipsum passages, and more recently with desktop publishing software like Aldus PageMaker including versions of Lorem Ipsum. Why do we use it? It is a long established fact that a reader will be distracted by the readable content of a page when looking at its layout. The point of using Lorem Ipsum is that it has a more-or-less normal distribution of letters, as opposed to using 'Content here, content here', making it look like readable English. Many desktop publishing packages and web page editors now use Lorem Ipsum as their default model text, and a search for 'lorem ipsum' will uncover many web sites still in their infancy. Various versions have evolved over the years, sometimes by accident, sometimes on purpose (injected humour and the like). Where does it come from? Contrary to popular belief, Lorem Ipsum is not simply random text. It has roots in a piece of classical Latin literature from 45 BC, making it over 2000 years old. Richard McClintock, a Latin professor at Hampden-Sydney College in Virginia, looked up one of the more obscure Latin words, consectetur, from a Lorem Ipsum passage, and going through the cites of the word in classical literature, discovered the undoubtable source. Lorem Ipsum comes from sections 1.10.32 and 1.10.33 of "de Finibus Bonorum et Malorum" (The Extremes of Good and Evil) by Cicero, written in 45 BC. This book is a treatise on the theory of ethics, very popular during the Renaissance. The first line of Lorem Ipsum, "Lorem ipsum dolor sit amet..", comes from a line in section 1.10.32. The standard chunk of Lorem Ipsum used since the 1500s is reproduced below for those interested. Sections 1.10.32 and 1.10.33 from "de Finibus Bonorum et Malorum" by Cicero are also reproduced in their exact original form, accompanied by English versions from the 1914 translation by H. Rackham. Where can I get some? There are many variations of passages of Lorem Ipsum available, but the majority have suffered alteration in some form, by injected humour, or randomised words which don't look even slightly believable. If you are going to use a passage of Lorem Ipsum, you need to be sure there isn't anything embarrassing hidden in the middle of text. All the Lorem Ipsum generators on the Internet tend to repeat predefined chunks as necessary, making this the first true generator on the Internet. It uses a dictionary of over 200 Latin words, combined with a handful of model sentence structures, to generate Lorem Ipsum which looks reasonable. The generated Lorem Ipsum is therefore always free from repetition, injected humour, or non-characteristic words etc.

Youtube SEO: Video Arama Sıralamanızı Yükseltecek İpuçları
YouTube SEO genel olarak YouTube’da yer alan videolarınızı ve kanalınızın ilgili içerik konularında sıralamasını artırmaya yönelik bir optimizasyon sürecini ifade eder. YouTube, dünyada en çok kullanılan arama motorları arasında ikinci sırada yer almaktadır. Tüm arama motorları gibi, bu platformun da kendisine özgü ve karmaşık bir algoritması vardır. Video içerik optimizasyonu ile kanalın takipçi sayısı, web sitesi ziyaretleri ve kanal bilinirliği (marka) gibi YouTube üzerinden kazanacağınız önemli metriklerin artırılması hedeflenmektedir.Tüm arama motoru sıralama algoritmaları gibi, YouTube sıralama algoritmaları hakkında net bir bilgiye kimse sahip değildir. Kanal sayfası, oynatma listeleri, meta veriler, video açıklamaları ve diğer önemli metrikleri mutlaka optimize edilmelidir. YouTube kanalında yer alan videoları optimize ederek Google, Yandex, Bing gibi diğer arama motorları sonuç sayfalarında görünürlük için de optimizasyon sağlamış oluruz.YouTube SEO Nedir?YouTube SEO'nun ne olduğu ve nasıl uygulandığı konusuna dalmadan önce kısaca SEO’dan bahsedelim. SEO konusunda yeniyseniz okumaya devam edin!SEO’nun farklı şekilde yorumlanabilecek birden fazla tanımı bulunmaktadır. SEO ile amacımız, bir web sayfasının (sitesi değil, çünkü arama motoru sonuç sayfalarında web sitesi yerine sitenin sayfaları sıralanır) arama motoru sonuç sayfalarındaki sıralamasını iyileştirmek ve bu sayede web sitesine kaliteli trafik ve dönüşüm sağlamaktır.Arama motorları, web sitesi ve sayfalarında yer alan bilgileri değerlendirerek o sayfada kullanıcının arama sorgusu ile en iyi eşleşen sonuçları göstermeyi hedefler.Web arama motorlarının alakalı içeriği kullanıcıya göstermek için kendi geliştirdikleri algoritma sistemleri bulunmaktadır. Web arama motorlarının yanı sıra sosyal medya platformlarının kendi içerisinde algoritma sistemleri bulunmaktadır.YouTube da kendi platformu içerisinde yer alan videoları kullanıcılara gösterirken farklı algoritmalar kullanmaktadır. Bundan dolayı kanalınızda yer alan video içeriğinin daha fazla kullanıcıya gösterilmesi için YouTube SEO yapmanız gerekmektedir.YouTube SEO nasıl yapılır?YouTube için SEO yaparken videolarınızın metin gücü olan transkriptleri mutlaka kullanmalısınız. Transkript içerisinde yer alan metinlerde hedef kitlenize yönelik anahtar kelimelere yer vermeniz durumunda SERP sıralamasına önemli derecede katkı sağlayacaktır. YouTube SEO için anahtar kelime seçerken iyi araştırılmalı ve kelimeler doğal şekilde video optimizasyonunda yer almalıdır.YouTube’da yer alan videolarınızın sıralama şansını artırmak için YouTube SEO ipuçları:Video açıklamaları ve başlıklarda sizin için önemli anahtar kelimelere yer verin,Videolarınız için mümkünse altyazı ekleyin ve konuşmalarınızda anahtar kelimelerden bahsedin,Video içeriklerde resimli yazı kullanıyorsanız yine anahtar kelimelerinize açık olarak yer verin,Kanalınızda yer alan diğer alakalı videoları kart olarak eklemeyi düşünün,Video için en alakalı kategoriyi seçtiğinizden emin olun,Videoda küçük resimlere yer verin ve resimlerin dosya isimlerinde anahtar kelimelerinizi kullanın,Videolarınızda etiketleri kullanın ve anahtar kelimelerinize yer verdiğinizden emin olun,Videolarınıza bağlantı ve CTA metinler ekleyin,YouTube içerik konunuzu belirlerken Google Trendlerinde yer alan verileri inceleyin.YouTube SEO'nun Mantığı Nedir?Google, 9 Ekim 2006 yılında o zamanlar bir video platformu olan fakat günümüzde dünyada en çok tercih edilen ikinci arama motoru olan YouTube’u satın almıştır.Google, YouTube, Bing, Yandex ve diğer tüm arama motorlarının tek bir amacı vardır. Her zaman kendilerini tercih eden kullanıcılara en iyi arama deneyimini sunmak isterler.Örneğin, YouTube arama motoruna “SEO Evrimi” hakkında bir arama yaptığınızı düşünelim. YouTube botları, aramayı yapan kullanıcıya en alakalı sonucu göstermek için platform bünyesinde yer alan tüm kanalları ve videoları tarar.Her kanalı ve videoyu tarayan botlar, en iyi sonucu göstermek için birkaç faktörü dikkate alır.YouTube platformunda yer alan videoların kullanıcıya iyi bir deneyim yaşattığını anlamak için botlar farklı algoritma senaryoları deneyebilir.Bir videonun başlık metni, etiketleri, açıklama ve diğer bilgileri içeren bir video’yu botlar, ilgili alanları doldurmayan videolara göre daha üst sıralarda sıralayabilir. Ayrıca YouTube algoritması için yeterli düzeyde yoruma sahip olan videolar, daha az etkileşime ve başlık metni olmayan videolara göre daha üst sıalarda gösterilmektedir.Buradaki temel mantık, algoritmanın hangi içeriğin kullanıcıya daha iyi bir deneyim yaşatılabileceğini hesaplaması ve ona göre geçmiş aramaları ve beğenileri göz önünde bulundurarak içerik sunmasıdır.YouTube algoritmasına yönelik yaptığınız SEO çalışmaları sadece YouTube içerisinde değil, Google arama motorlarında video içeriklerinin sıralanması için de bir şans oluşturmaktadır.YouTube SEO İpuçları ile Video Sıralamanızı ArtırınYouTube ve Google gibi arama motorları algoritmalarına ait tüm SEO yönergelerini izleseniz bile bazı noktalarda sıralamanızı etkileyecek karmaşık algoritma hesaplamaları olabilir. Video ve kanallarınızı üst sıralara çıkarmak için YouTube SEO ipuçları inceleyelim.Anahtar Kelime AraştırmasıAnahtar kelimelerin seçimi ve kullanımı Google, YouTube, diğer arama motoru botları ve web siteleri için önemlidir. Anahtar kelimeler sayesinde ziyaretçiler ilgili içeriğin konusunu daha iyi anlayabilmektedir.YouTube için anahtar kelimelerin doğru kullanılması platformun ilgili videonun konusunu tanımlamasına, videoyu dizine eklemesine ve kullanıcıların sorgusu ile eşleştirip göstermesine yardımcı olmaktadır.Kullanıcılara YouTube'a bir video yüklerken belirli alanlara anahtar kelime eklemesi ve sıralaması için bir şans sunulmaktadır. Başlık, etiketler ve açıklama gibi alanlara hedeflediğiniz anahtar kelimeleri anlamlı olacak şekilde eklemenizi tavsiye ederiz.Kanalınızda yer alan videolarınıza hangi anahtar kelimeleri ekleyeceğinizi bilmek videonuza tanımlanma ve daha fazla trafik çekme konusunda yardımcı olur.Bizce en önemli anahtar kelime araştırma araçları arasında YouTube’un kendisi yer almaktadır. Tıpkı Google otomatik tamamlama gibi, YouTube video arama çubuğuna yazmaya başlayınca çıkan anahtar kelimeleri videolarınızda kullanabilirsiniz.Anahtar kelime araştırması için başka bir yöntem ise sizinle aynı video içerik konusu üreten rakip kanalları incelemektir. Tek yapmanız gereken otorite sahibi kanallarda yer alan videoların başlık, etiket ve açıklama bölümünde hangi anahtar kelimeleri kullandığını incelemektir.YouTube SEO için ücretsiz anahtar kelime araştırma araçları:Keywords Everywhere: Bu ücretsiz Chrome uzantısı ile YouTube ve Google üzerinde yaptığınız aramaların ve size göstereceği ilişkili anahtar kelimelerin aylık aranma hacmi hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.Google Trends: Sezonluk olarak hangi anahtar kelimenin trendde olduğu ya da olacağı konusunda fikir sahibi olabilirsiniz.VidIQ: Bu ücretsiz Chrome uzantısı sayesinde YouTube’da yer alan videolar hakkında istatiksel bilgilere ve anahtar kelimelere ulaşabilirsiniz.Anahtar kelime seçiminde her zaman önerimiz uzun kuyruklu anahtar kelimeleri tercih etmenizdir. Uzun kuyruklu anahtar kelimelerin aranma hacmi düşük olsa da erişim potansiyeli daha yüksektir.Aranma hacmi yüksek anahtar kelimelere odaklandığımızda sıralanma şansınız az, uzun kuyruklu anahtar kelimelerde daha yüksektir.Etkileyici ve Dikkat Çekici Video Başlıkları KullanınVideolarınız ve kanallarınız için belirlediğiniz önemli anahtar kelimeleri mutlaka kullanmanız gereken yerlerden biri de video başlık metni alanıdır. Video başlığı alanı, kullanıcının içerik ile ilk temas kurduğu alandır. YouTube SEO çalışmalarında videolarınız sıralanması için önemli faktörler arasında yer almaktadır.Kanalınızda yer alan videoların, kullanıcıların arama sorgusunda daha üst sıralarda görünmesi için belirlediğiniz anahtar kelimeyi başlıklarda kullanmaya özen gösterin.YouTube video başlık metni uzunluğunu ortalama 45-50 karakter arasındadır. Maksimum 100 karakter kullanabilirsiniz. Video başlık metninde harekete geçirici mesajlara ve merak uyandıracak kelimelere yer vermelisiniz.Video Sıralamasına Yardımcı Olacak Etiket EkleyinSEO ile ilgili makaleleri okuduysanız ya da SEO hizmeti aldıysanız mutlaka uzmanlardan meta title ve description etiketlerinde anahtar kelimelerin tekrarlanmaması konusunda öneriler almışsınızdır. YouTube için bu durum tam tersi şekilde işlemektedir. YouTube video sıralamasındda üst konumlarda yer almak için etiket kullanımı oldukça önemlidir. YouTube video etiketleri, ilgili videonun konusunu belirleme, sıralama ve kullanıcılara önerme konusunda devreye girmektedir. Bu sebeple video etiketleri kanalınıza trafik çekmek için iyi bir kaynaktır.Video etiketleri seçerken YouTube, maksimum etiket uzunluğunun 120 karakter olmasına izin verir. Video etiketlerinde hedeflediğiniz anahtar kelimelerin çeşitlerine yer verebilirsiniz.Sıralamaya Yardımcı Olacak Açıklamalar YazınVideo açıklama alanı, kanalınıza video yüklerken doldurmanız gereken önemli alanlardan biridir. Video açıklama alanı hem kullanıcılar hem de YouTube SEO için oldukça önemlidir. Bu alanda mutlaka ilgili video konusu iyi açıklanmalı ve hedeflediğiniz anahtar kelimelere yer verilmelidir.Video başlığı alanının kısa olması, hedeflediğimiz anahtar kelimeleri ve varyasyonların ekle konusunda bizi sınırlamaktadır. Açıklama alanlarının 5000 karakter uzunluğuna izin verilmektedir. Bu sayede başlıkta kullanmadığınız anahtar kelimelere yer verebilirsiniz.Video açıklama alanları, web aramalarında yer alan meta description alanı ile benzer bir işleve sahiptir. Video açıklamaları, kullanıcıları video içeriğini tüketme konusunda ikna etmektedir. Açıklama alanında kullanıcıyı harekete geçirici CTA mesajlara ve web siteniz varsa ona link çıkışı sağlamanızı öneririz.Video açıklamaları alanında, videoda belirli öne çıkan bölümlerine yönlendirmek için zaman damgası kullanabilirsiniz.Video açıklamalarında ayrıca hashtag kullanabilirsiniz. Hashtaglar sayesinde daha fazla arama sorgusunda videonuzun gösterilme ihtimali artacaktır. Video açıklamalarında tavsiyemiz 15’ten fazla hashtag etiketi kullanılmaması yönündedir.Video Dosya Adını Optimize EdinYouTube SEO sadece platform içerisinde yapılacak optimizasyon işlemlerinden ibaret değildir. Videoyu yüklemeye başlamadan önce, dosya ismini de optimize etmelisiniz.Video dosya adında, hedeflediğiniz anahtar kelime ve video başlık metninde kullandığınız kelimeler ile isimlendirebilirsiniz.Örneğin, YouTube platformuna yükleyeceğiniz dosyayı "VID_1234324234.mov" adıyla yüklemek yerine "youtube-seo-ipuclari.mov" şeklinde adlandırmak daha doğru bir kullanım olacaktır.Dosya isimlendirmesi ile algoritmaya video içeriğinizin konusu hakkında ön bilgi sağlamış olursunuz.Video Transkripsiyon ve Altyazılar KullanınYouTube platformuna yükleyeceğiniz videolar için mümkünse transkripsiyon ve alt yazılar kullanmanızı tavsiye ederiz. Algoritmalar video içeriğini okuyamaz fakat transkripsiyon ve altyazılar içerisinde yer alan metinleri okuyarek sıralanmasına katkı sağlayacaktır. Transkripsiyon ve altyazılar, video içeriğinin metne dönüştürülmüş halidir. Bunu yapmak için manuel yada diğer araçlardan faydalanabilirsiniz. Transkripte zaman damgaları ekleyerek bunu alt yazılarda kullanıcıların rahatlıkla takip edebileceği şekilde kullanabilirsiniz.Özel Video Kapak Resimleri (Thumbnails) OluşturunYouTube ya da herhangi bir platformda video kapak resimlerinin (thumbnails) kullanılması tıklama oranını artırmaya yardımcı olmaktadır. YouTube platformunda kullanıcı bir arama sorgusu yaptığında karşısına çıkan arama sonuçlarında video başlık etiketi, açıklama ve video kapak resmi kullanıcıları ikna eden ilk kısımdır.Video kapak resmi seçerken videonuzun konusunu anlatan ve metin bulunan bir görsel seçmenizi tavsiye ederiz. OCR teknolojisi sayesinde YouTube ve Google videonun içeriğinde yer alan görsel metinler sayesinde içeriğinizin konusunu anlar.Bitiş Ekranları ve YouTube Kartları KullanınKanalınızda yer alan videoları izleyen kullanıcıların bir etkileşim veya dönüşüm yapmasını istiyorsanız mutlaka YouTube kartları ve bitiş ekranı özelliğini kullanın.Video içerisinde tabi ki kullanıcılara izlemesini istediğiniz diğer videoları sözlü olarak bahsedebilirsiniz, fakat kullanıcının videodan kopmamasını sağlamak ve kullanıcıyı kanalınızda daha uzun süre tutmak için video kartlarını kullanabilirsiniz.YouTube kartlar, videolarının sağ üst köşesinde görünen ve biçimlendirilebilen görsel bildirim alanıdır. Kartlar kullanıcıların bağlantı tıklamaları ve diğer videoları oynatmaları konusunda etkilidir. Her video için maksimum 5 adet kart ekleyebilirsiniz.YouTube bitiş ekranları özelliği, video sonunda kullanıcılara görünür. Kullanıcılara videonun sonunda izlemesini istediğiniz diğer videolarınızı bildirebilirsiniz. Kullanıcıların etkileşimde bulunması için kanalınıza abone olma, diğer videoları izleme ve web sitesi ziyareti gibi etkileşimlerde bulunmasını sağlayabilirsiniz.Profesyonel YouTube SEO İpuçlarıProfesyonel YouTube SEO ipuçları ile algoritmalara videonuzu öne çıkarması için yardımcı olabilirsiniz.Video içeriklerinizin süresini 2 dakikadan az olmamasını tavsiye ediyoruz. Yapılan araştırmalara göre ilk 5 sırada yer alan videoların ortalama süresinin 10 dakikadan fazla olduğu tespit edilmiştir. Hedeflediğiniz odak anahtar kelimenize mutlaka başlıkta yer verin.Video açıklama kısmında yer alacak metinlerin ilk cümlelerini ikna edici tonda yazmaya çalışın.Kullanıcıların dikkatini çekmesi için küçük resimleri tercih edin.Kullanıcılardan videonuz ile alakalı yorum bırakmalarını isteyin.Video linkini YouTube dışında tüm platformlarda paylaşın. Bu sayede kanalınıza daha fazla trafik çekebilirsiniz. Blog gönderileri, e-posta pazarlama, forum siteleri, web siteniz, soru cevap siteleri ve sosyal medya hesaplarınızda paylaşabilirsiniz.YouTube Analitik Verilerini Sürekli Kontrol EdinYouTube Analitik verileri SEO stratejisini kurgulamanın en iyi yoludur. Videolarınızda doğru giden ve yanlış giden yönleri tespit edebilirsiniz. YouTube SEO için mutlaka dikkate almanızı önerdiğimiz metrikler:İzlenme süresi kullanıcıların içeriği tüketirken geçirdikleri toplam dakika sayısını ifade eder.Gösterim tıklama oranı kullanıcıların YouTube ana sayfasında ilk kez gördükten sonra videoyu oynatma oranını ifade eder.Kart tıklama oranı, videolarınızda yer alan YouTube kartlarının tıklanma oranını ifade eder.Trafik kaynakları kullanıcıların kanalınıza hangi kaynaktan geldiklerini görmeniz için harika bir metriktir.Benzersiz izleyiciler kanalınızda yer alan içerikleri belirli bir süredir izleyen kullanıcıların tahmini sayısını sunar.Abone büyümesi kanalınıza abone kullanıcıların hakkında bilgiler sunmaktadır.YouTube SEO’yu Stratejinizi Güçlendirecek AraçlarYouTube SEO stratejinizi güçlendirecek araçlar sayesinde arama sonuçlarında daha üst konumlarda yer alabilirsiniz. Canva aracı ile kanalınıza logo, YouTube kartları, video kapak fotoğrafları oluşturabilirsiniz. Bu sayede kullanıcıların videolarınızın tıklama olasılığını artırabilirsiniz.VidIQ, bu chrome uzantıs ile herhangi bir arama sorgusunda yer alan videoları ya da herhangi bir kanalı analiz edebilirsiniz. VidIQ aracı ile bir kanalın nasıl üst sıralarda yer aldığı, YouTube videoda hangi etiketleri kullandığı, ortalama izleme süresi gibi içeriğinizi geliştirecek harika fikirler elde edebilirsiniz.TubeBuddy, YouTube kanalınızı yönetme konusunda size yardımcı olacak bir araçtır. Bu araç sayesinde, otomatik dil çevirisi, etiket önerileri, pozisyon takibi gibi YouTube SEO' nuzu geliştirecek öneriler bulabilirsiniz.Ahrefs Keywords Explorer, YouTube SEO için harika anahtar kelime, etiket ve video fikirleri bulma gibi birçok konuda size yön gösterecek harika bir anahtar kelime araştırma aracıdır.SonuçSEO için bir kullanıcı web sitesinde ne kadar süre vakit geçirirse algoritmaların gözünde de o kadar değerli olacaktır. Bu durumun YouTube için de geçerli olduğunu söyleyebiliriz.Videonuzu izleyen kitleyi kanalınızda ne kadar uzun süre tutarsanız, algoritmanın dikkatini de o kadar çekersiniz.YouTube’da yapılan arama sorgularında üst sıralarda çıkmak için pahalı bir kamera veya harika bir prodüksiyona ihtiyacınız yoktur. Kullanıcıların dikkatini çekecek ve onlara katkıda bulunan harika videoları oluşturmaya odaklanmalısınız.Yazımızda yer alan YouTube SEO ipuçları ve önerileri ile stratejinizi geliştirme konusunda size yardımcı olacaktır. Google ve YouTube gibi dünyanın en iyi arama motorlarının algoritmaları her zaman kullanıcı deneyimini önemsemektedir.

Hayatınızı Kolaylaştıracak 10 Google Sheets İpucu
Google’ın tamamen entegre bir ürünü olan Google Sheets (eski adıyla Spreadsheets), günümüzde birçok alanda ve birçok görev için kullanılmakta. Kullanımının bu kadar yaygın olması, bu aracın kullanıcılarına sunduğu kullanışlılığı, diğer araç ve programlarla olan uyumluluğu ve birçok fonksiyonu olmasından kaynaklanıyor. Bu yazımızda Google Sheets aracının nasıl daha etkili ve faydalı bir şekilde kullanılabileceği hakkında ipuçları verdik. Google Sheets Nedir? Google Sheets, iş hayatının özellikle Google araçlarını kullanan bir firmada veya sürekli dinamik verilerle ilgilendiğiniz bir sektörde çalışıyorsanız şüphesiz ki hayatımızı kolaylaştıran en önemli programlardan biridir. Aynı zamanda Microsoft Excel ile uyumlu olan Sheets, Google Docs bütününü oluşturan en önemli parçalardan biridir. Karmaşık verileri düzenleme, online tabanlı olması sayesinde ortak kullanım imkanı gibi sayısız hizmetiyle bir E-Tablo türüdür. Google Sheets Tarihi Google Sheets, Jonathan Rochelle ve Farzad "Fuzzy" Khosrowshahi tarafından kurulan 2Web Technologies tarafından geliştirilen web tabanlı bir elektronik tablo uygulaması olan XL2Web'den alınmıştır. XL2Web, 2006'da Google tarafından satın alındı ve Google Labs Elektronik Tablolarına dönüştürüldü. 6 Haziran 2006'da ilk gelen alır esasına göre sınırlı sayıda kullanıcı için bir test sürümü yayına alınmıştır. Sınırlı test daha sonra, resmi bir duyuru basın açıklamasının yayınlanmasıyla hemen hemen aynı zamanda, tüm Google Hesabı sahiplerinin kullanımına sunulan bir beta sürümüyle değiştirildi. Mart 2010'da Google, çevrimiçi belge işbirliği şirketi DocVerse'i satın aldı. DocVerse, Excel uyumlu belgelerin yanı sıra Microsoft Word ve Microsoft PowerPoint gibi diğer Microsoft Office biçimleri üzerinde çok kullanıcılı çevrimiçi işbirliğine izin verdi. DocVerse'e dayalı iyileştirmeler Nisan 2010'da duyuruldu ve dağıtıldı. Haziran 2012'de Google, mobil cihazlar için ücretsiz bir tescilli üretkenlik paketi olan Quickoffice'i satın aldı. Ekim 2012'de Google Spreadsheets, Google Sheets olarak yeniden adlandırıldı. Bu kadar genel kültür yeterliyse, gelelim ipuçlarına.. 10 Google Sheets İpucuBasitten karmaşığa birçok işlemi gerçekleştirmeye imkan sağlayan Google Sheets'in birçok farklı işlevi bulunmakta. Bu işlevlerin bazıları çok sık kullanılsa ve yaygın olarak bilinse de bazı çok faydalı işlevleri herkes tarafından bilinmiyor. Google Sheets'i işinize en iyi yarayacak şekilde kullanabilmeniz için bu ipuçları çok faydalı olacak.1. Dinamik Raporlar Şüphesiz ki Google Sheets’in en büyük kolaylığı ve tercih edilme sebebi, online tabanlı olması sayesinde aynı anda çoklu kullanım sağlaması ve internet bağlantılı data kaynaklarıyla dinamik raporlar, dashboardlar oluşturulabilmesi. Özellikle dijital pazarlama gibi sürekli olarak metriklerin, rakamların saatlik belki dakikalık takip edilmesi için büyük önem arz ediyorsa, Google Sheets tam size göre. Buraya kadar okuduklarınız aklınızda herhangi bir ampul yakmadıysa, gelin beraber düşünelim. Elinizde 3 farklı sürekli güncellenen data kaynağı olsun, eğer bu kaynakları anlık olarak takip edebilmek sizin için önemliyse ve sürekli olarak farklı formatlarda indirdiğiniz bu dosyaları bilgisayarınızda takip etmek zorunda kalıyorsanız, Google Sheets sayesinde bu kaynakları tek dosyada birleştirip, kaynaklarına doğru yöntemlerle(birazdan tek tek bu yöntemlere değineceğiz) bağlayıp, tek seferde, sonsuza kadar takip edebileceğiniz, kendi kendine güncellenen raporlar elde edebilirsiniz. 2. Add-on’lar Add-on’lar.. En basit haliyle Google Sheets, Dokümanlar, Slaytlar ve Formlar içinde çalışan ancak kullanıcılar tarafından oluşturulan komut dosyalarıdır. Bu mini komut dosyaları ile, ücretsiz API’lardan istediğiniz bazı dataları alabilir, manuel yaparken çok zorlandığınız bir çok işi tek tuşla kolayca yapabilir, kod bilgisi gerektirmeden developerlara taş çıkartacak otomasyonlar kurabilirsiniz. Add-on’lara ulaşabilmek için, üst menüdeki Extensions menüsüne ve sonrasında da Get add-ons kısmına tıklayabilir, ihtiyacınıza uygun add-on’u seçebilirsiniz. Dikkat: Güvenilir olmayan add-on’ları yüklemek verilerinizin güvenliği için tehlikeli olabilir. 3. importrange, importxml, importhtml Importrange, Importhtml, Importxml ve dahası.. İsimlerinden de anlaşılabileceği gibi, bu üç fonksiyon ve benzerleri ihtiyacımız olan bir çok datayı Sheet dosyalarına aktarabilmemize olanak sunuyor, borsa datası, alışveriş sitelerindeki fiyatlar, başka bir dosyadaki data ve aklınıza gelebilecek sayısız data. Bu yazıda bu fonksiyonların kullanımlarını anlatmayacağım ama eğer isterseniz aşağıdaki linklerden inceleyebilir ve ihtiyacınıza göre data içeri aktarma işlemlerinizi gerçekleştirebilirsiniz. ImportrangeImportxmlImporthtml 4. Apps Scriptler Apps scriptler biraz JS bilgisiyle bütün Google tabanlı programları birbiri ile konuşturabileceğiniz, sınırsız otomasyonlar kurabileceğiniz, kendi add-on’larınızı yaratabileceğiniz, fonksiyonlar yaratabileceğiniz bir servistir. Yine add-on’larla aynı kısımdan erişebileceğiniz Apps Scriptler saatlerce uğraştığımız işlerimizi belki de bi kaç saniyede halledebileceğimiz bir dünyayı ayaklarımıza seriyor.. Eğer ilginizi çektiyse hemen Google’ın dokümantasyonunu okuyarak mükemmel projeler geliştirmeye başlayabilirsiniz. Küçük bir ipucu: Google apps scriptlerin çalışma süresi 6 dakika ile sınırlıdır, ücretli hesaplarda 30 dakikaya çıkabilmektedir. Oluşturduğunuz projelerin çalışma süresine ve verimliliğine dikkat etmelisiniz. 5. Ortak Düzenleme Google Sheets’in belki de Microsoft Excel’den ayrıştığı en önemli özelliği ortak düzenleme diyebiliriz sanırım. Bir tablonun farklı sayfalarında farklı çalışanların sorumlu olduğu alanları, aynı anda düzenleyebilir, eklediğiniz yorumlarla ekip arkadaşlarınıza bilgi verebilir, hatta dosya içerisindeyken Google’ın sunduğu chat alanından anlık iletişim probleminizi çözebilirsiniz. Ek olarak, Document History kısmından paylaştığınız dosyayı, kimlerin ne sıklıkla incelediğini denetleyebilir, buna göre deadline sürelerini belirleyebilirsiniz. 6. Google Tools Google’ın iş hayatındaki en çok kullanılan programların neredeyse hepsini karşılayacak alternatifleri sağlamasının en büyük faydalarından biri de, bu uygulamaları birbirleri ile konuşturabilmek ve bir çok süreci kolayca otomatize edebilmek. Örnek vermek gerekirse, her hafta aynı tablolardan aynı sunumlara data güncellediğinizi varsayalım, Google Sheets ile Google Slide bağlantısı sayesinde, ihtiyacınız olan tabloları uygun Slide tablolarına bağlayarak sadece tabloyu güncellediğinizde otomatik olarak sunumunuzu da güncelleyebilir, ekstra iş yüklerinden kurtulabilirsiniz. Veya düzenli olarak mail attığınız veri tablolarını, Google Sheets - Gmail bağlantısı kurarak her gün tekrar tekrar uğraşmadan istediğiniz sıklıkta mail attırabilirsiniz. Kısacası, Google’ın tüm tool’larını birbiri ile konuşturabilir, oradan oraya uğraştığınız süreçleri kolaylaştırabilir, vaktinizi çok daha iyi kullanabilirsiniz. 7. Vlookup Vlookup, iki farklı veri tablosundaki farklı sıralardaki dataları birbiriyle eşleştirmemizi sağlayan belki de en önemli Google Sheets fonksiyonlarından birisidir. Örneğin, bir tabloda user_id datanız ve session metriği, diğer tabloda ise bu id’lere karşılık gelen label bilgisi var ve bunları eşleştirmek istiyorsunuz, binlerce satırlık bir dosya için bu işlemi manuel yapmak günler sürebilir! Vlookup ile 15-20 saniye sürecektir. =VLOOKUP(search_key, range, index, [is_sorted]) Daha detaylı bilgi için: Vlookup8. Query Gelelim yazının en can alıcı noktası ve benim açık ara favorim olan fonksiyona: Query. Bu fonksiyonla, data setlerinizi düzenlemek ve raporlamak için SQL diline benzer bir syntax ile, gerçekten çok karmaşık ve Sheets’in 4-5 fonskiyonunu & özelliğini kullanarak yapabileceğiniz işlemleri çok daha kolay şekilde yapabilirsiniz. Syntax=QUERY(data, query, [headers]) Görebileceğiniz gibi, sadece 2 tane zorunlu parametresi olan bu fonksiyonu nasıl kullanabileceğimize dair küçük bir örnek formül yazalım. Yapmak istediğimiz işlem şu olsun: “Data” sayfasındaki, A,B,C sütunlarını inceleyerek, A sütunundaki sayılardan 10’dan büyük olanları, aynı zamanda C sütunundaki şehirlerden de “Ankara” olanları seçmek isteyelim, ve bu sorgunun sonuçlarını da B sütununa göre büyükten küçüğe doğru sıralayalım. =QUERY(Data!A:C,"SELECT A,B,C WHERE A>10 AND C<>'Ankara' ORDER BY B DESC",1) 9. IFS If, sumif, countif, maxifs, minifs, dateif, iferror.. If kalıbından da anlaşılabileceği gibi, çoğu koşullu durumlarla ilgili işlemi yapabilmemizi if’li fonksiyonlar sağlıyor, aynı zamanda iyi bir Sheet kullanıcısı olabilmek için neye ihtiyacımız olduğunu bilmek ve kullanma pratiği çok önemli. Bu yüzden if’li fonksiyonların hem ne olduklarını hem de nasıl kullanıldıklarını bilmemiz gerekmekte. Küçük bir if örneğine birlikte bakalım: Bir sınıftaki öğrencilerin aldığı notların baremlerine göre A,B,C,D gibi harf notlarını dağıtmak istiyoruz, o zaman basitçe: =IFS(A3>89.99,"A",A3>79.99,"B",A3>69.99,"C",A3>59.99,"D",A3>0,"F") Veya, A sütunundaki sourceların “google” olduğu yerde, B sütunundaki sessionları toplamak istiyorsak =SUMIF(A:A,"google",B:B) Daha detaylı bilgi için aşağıdaki linklerdeki içerikleri inceleyebilirsiniz. SumifIfCountifMaxifsMinifs 10. Macros Son olarak, özellikle her gün aynı manuel işlemleri tekrarlamaktan sıkılan kullanıcılar için can kurtaran olarak tanımlayabileceğimiz, Sheets’in en önemli özelliklerinden biri olan Macros.. Yine extensions kısmından ulaşılabilir olan Macros, kaydedeceğiniz UI işlemlerini, istediğiniz sıklıkta tekrar ettirebileceğiniz bir uygulama alanı ve Script tabanlı çalışmakta. Aslında basit olarak özetlemek gerekirse, her gün yaptığınız, copy-paste, insert row gibi işlemleri sizin belirlediğiniz formatta gerçekleştirmenizi sağlamakta olup, sayısız kullanım alanına sahiptir. Google’ın developer dökümanından, kullanım alanlarını inceleyebilir, kendi ihtiyacınıza göre macro’nuzu kaydedebilir, her gün saatlerinizi harcadığınız işlemleri bir kaç saniyede otomatize edebilirsiniz. Macros dökümanına buradan ulaşabilirsiniz. Ek olarak, Google fonksiyon listesi sayfasından, tüm fonksiyonları inceleyebilir, ihtiyacınız olanları bulabilir, kullanım alanlarını genişletebilirsiniz.

Performans Pazarlama Metrikleri Nelerdir? En Sık Kullanılan 15 Metrik
Açtığımız kampanyaları, oluşturduğumuz reklamları anlamlandırmada en önemli paya pazarlama metriklerinin kontrolü sahiptir. Elimizdeki veriyi anlamlandırıp bir sonuç çıkarmak ve buna göre aksiyon almak gerekir. Bu bağlamda bir kampanyanın metriklerini doğru analiz etmek ve bu süreçte en verimli olacak aksiyonları alabiliyor olmak kritiktir. Dolayısıyla performans başarısını eksik veya yanlış yorumlamak hem kısa hem uzun vadede kampanyamızın iyi gidip gitmediği konusunda bizi hataya düşürüp yanlış aksiyonlar almamıza sebep olabilir. Bu içerikte performans pazarlamada en sık takip edilen ve en önemli metrikleri nasıl doğru şekilde yorumlayabileceğimize dair ipuçlarını paylaşacağız.Performans Pazarlamada Metrik Ne Demek?Pazarlama ekipleri, tüm pazarlama kanallarındaki kampanyaların ve projelerin başarısını göstermek için ölçülebilir rakamlar olan pazarlama metriklerini kullanır. Conversion, CTR ve ROAS gibi birçok metrik bunlara örnektir.Conversion Nedir?Bir dijital pazarlama kampanyası oluştururken her markanın kendine özel, kullanıcıyı aksiyon almaya motive eden bir veya birkaç hedefi olur. Tüm marketing faaliyetleri aslında belirlenen hedefe ulaşmak için yapılır.Conversion, yani dönüşüm, bir web sitesi, sayfası veya mobil uygulama içerisinde belirlenen hedefin gerçekleşme sayısını veren metriktir. Bu metrik bir e-ticaret şirketi için satış sayısı olurken bir danışmanlık şirketi için lead sayısı (form doldurma) olabilir. Yüksek conversion oranı reklam kampanyanızın başarılı gittiğine, ilgi çekici bir Landing Page içeriğimiz olduğuna işaret eder.Eğer conversion sayınız az ise site içeriğinizi değiştirmek, yeni funnellar oluşturup dönüşüm sürecini basitleştirmek, offerlarınızı güncel tutmak kullanıcı için daha efektif bir deneyim oluşturacağı için conversion artışına yardımcı olabilir.Conversion Rate NedirConversion Rate, reklamlarınız sonucu elde ettiğiniz conversionların sıklığını ölçümlemek için kullanılan bir metriktir. Kullanıcıların reklamlarınızla olan etkileşimlerinin belirlediğiniz conversion hedefine dönüşme oranını conversion rate gösterir. Conversion rate sonucunda reklamlarınızda landing page, call to action, içerik ve tasarım optimizasyonları gibi değişiklikler yaparak sonucu gözlemleyebilir ve hedeflediğiniz kullanıcının karşılaştığı reklamın onun ilgisini ne kadar çektiğini yorumlayabiliriz. Conversion rate, bir reklamdan elde edilen conversion sayısının alınan toplam oturum sayısına bölünmesi ile bulunur. Örneğin bir reklamınız 300 oturum yaratmış ve 10 conversion almış ise conversion rate %3 olur.Conversion ValueConversion Value, kampanyalarınızdan aldığımız spesifik dönüşümlere atadığımız sayısal değeri veren ve bu dönüşümlerin işimiz için ne kadar etkili olup olmadığını ölçmek için incelenilen bir metriktir. Farklı conversionlara farklı dönüşüm değerleri atayarak bir kampanya içindeki değer ölçümlemesini daha anlamlı hale getirebilirsiniz. Session x CR x Sepet Ortalaması formülü ile conversion value değerimizi hesaplayabiliriz.Örneğin bir ayakkabı markası için 10.000 oturum gerçekleşmiş, conversion rate %1 olmuş ve ortalama sepet tutarı 1000 TL ise, conversion value 100000 TL olur.CPCCPC basitçe bir click getirmek için harcadığınız parayı gösteren metriktir. Tıklama başına para ödendiği için alakasız kullanıcıların da reklamlarınıza tıklaması sizin gereksiz para ödemenize sebep olur ve toplam maliyetiniz yükselir.CPC, bir kampanyanın iyi gidip gitmediğini kontrol ederken dikkat etmemiz gereken en önemli metriklerdendir. Reklamlarımızın alaka düzeyini artırmak, farklı bir bidding stratejisine geçmek, anahtar kelime analizi yapıp doğru kelimeleri hedeflemek bir CPC’yi düşürmek için optimizasyonlar alabileceğiniz aksiyonlardan bazıları olabilir.SessionBir kullanıcının bir web sitesinde belli bir zaman dilimi içerisindeki etkileşimini görmek için kullanılan metrik “session” yani “oturum”dur. Bir session tek bir etkileşim sonucu oluşmaz; sayfa görüntüleme, eventler vb. gibi kullanıcının aktif olduğu zaman aralığında gerçekleştirdiği aksiyonlar sessionı oluşturur. Session kullanıcının siteye girdiği ve sitenin tamamen yüklendiği anda başlar ve siteye kapatınca ya da 30dk hareketsiz kalmasında son bulur.Session süresini artırmak için kullanıcının site deneyimini iyileştirmek gerekir. Göz alıcı bir tasarım, yüksek okunabilirlik, kolay arayüz, güncel ve doğru içerik ile kullanıcının sitede geçirdiği zamanı artırabilir, hedeflediğiniz dönüşümleri tamamlamasını sağlayabilirsiniz.CPS (Cost per Session)Kampanyanızın efektifliğini harcanan para ve kullanıcıların getirdiği tek session bazında ölçümlemek için kullanılan metrik CPS yani Cost per Session metriğidir. Önceki “Session” tanımında da açıkladığımız gibi bir kullanıcının bir platform içerisinde belli bir zaman diliminde aldığı aksiyonlardır. Cost per Session ise bir sessionı reklam harcamalarınız bazında ne kadara mal ettiğimizi gösterirROASAçtığınız bir reklamın performansını reklamın maliyeti ve reklam geliri bazında sayısal değer olarak görmek için ROAS (Return on Ad Spend) metriği büyük önem teşkil eder. ROAS basitçe bir reklama harcadığınız her bir harcamanın getirdiği kardır. Tüm markalar ve şirketlerin nihai amacı yaptıkları yatırımın ve ortaya koydukları paranın onlara fazlasıyla dönmesi olduğu için ROAS takibi kampanya başarısını ölçmek adına güçlü insightlar verir.Örneğin bir reklamınız sitenize yüksek sayıda kaliteli kullanıcı ve yüksek bir gelir getiriyor olabilir ancak harcadığınız para elde ettiğiniz gelirden düşük ise bu çok da mantıklı bir harcama olmayacaktır. ROAS takibi böyle durumların önüne geçmenize yardımcı olur.CTR (Click-through Rate)Bir kullanıcının gördüğü reklama tıklama oranını görmek için CTR (Click-through Rate) metriği incelenir. Bu oran oluşturduğunuz reklamın hedeflediğiniz kitle için ne kadar ilgi çekici ve alakalı olup olmadığı ile alakalı bir içgörü verir. Yüksek CTR, PPC (Pay for Click) başarısını ölçmede oldukça önemlidir çünkü reklamın kalite skorunu ve dolaylı olarak bir tıklamaya ödediğiniz miktarı etkiler. Google Ads ve diğer marketing toolları yüksek kaliteli reklamları ödüllendirir ve bunların ödemesinde indirimler uygular.Örneğin sizinle aynı parayı ödeyen başka bir reklamverenin reklamının kalite skoru sizinkinden düşük ise siz daha az para ödeyerek daha üst pozisyonda gösterim alabilirsiniz. Search termümüzü headline ve descriptionda geçirmek, reklama path eklemek ve doğru keywordleri hedeflemek gibi aksiyonlar CTRı artırmamıza yardımcı olacaktır.Ayrıca, Display kampanyalarında ana odağımız görseller olduğu için kullandığımız kreatiflerin efektifliğine dair bir içgörüyü de CTR sayesinde alabiliriz.LeadPazarlamada oldukça sık kullanılan bir kavram olan lead, yaptığınız kampanyalar sonucu kaç tane “form doldurma” sayısı elde ettiğimizi gösteren bir metriktir. Alınan her lead bir potansiyel müşteri demektir. Ancak lead sayılarının yüksek olması her zaman kampanyanın iyi gittiğini göstermez. Önemli olan leadin sayısından çok alakalı olmasıdır. Bu sebeple en başta alıcı personamızı keşfetmeye vakit harcamak ve daha sonra hedeflememizi buna göre yapmak önemlidir.Bir sonraki aşamada doğru hedefleme ile bu leadi bir satışa dönüştürmek hedeflendiği için reklam etkileşiminden sonra içeriye aldığımız kullanıcıya özel içerikler oluşturup doğru iletişimi sağlamak, satış ekibi ile aktif bir iletişim ve işbirliği hedeflediğimiz satışı gerçekleştirmekte yardımcı olacaktır.CPL (Cost per Lead)Bir önceki maddede leadin basitçe form doldurma olduğunu açıklamıştık. Cost per Lead ise bir leadi ne kadara mal ettiğimizi gösteren metriktir. CPL, bütçemizi efektif şekilde aloke edip etmediğimizi gösterir; kanal bazlı karşılaştırma yaparak yüksek CPL ile az sayıda lead aldığınız kanalların bütçesini azaltarak daha faydalı kanallara ayırdığınız bütçeyi yükseltebilirsiniz.CPL, reklam maliyeti / gelen lead sayısı formülü ile bulunabilir.Search Impression ShareAldığımız impression sayısının alabileceğimiz impression sayısına oranı bize Search Impression Share’i verir. Reklamınızın alabileceği impression sayısı, hedef kitle, onaylı reklamlar, bidler ve kalite scoreu gibi faktörlere bağlıdır. Örneğin, impression shareiniz %50 ise bu, gösterilebileceğiniz tüm auctionların sadece yarısında gösterilip diğer yarısında gösterim alamadığınız anlamına gelir.Bir kullanıcının sitenize girip convert etmesi için önce sizin varlığınızdan haberdar olması gerekir, yani eğer impression shareiniz düşük ise potansiyel müşterilerinizi kaybediyorsunuz demektir. Bunun önüne geçmek için reklamlarınızın kalite scorelarının yüksek olması, bidlerinizin ve bütçelerinizin yeterli olması fazla impression almanızda önemli rol oynar.Top Impression ShareReklamınızın organik aramaların üstünde gözükme oranına Top Impression Share denir. Performans değişikliklerinin sonuçlarının reklamınızın lokasyonundan kaynaklanıp kaynaklanmadığını bu metriğe bakarak anlayabilirsiniz. Örneğin tıklama oranlarınız düşmüş ise bu sayfanın üst kısmındaki pozisyonunuzu kaybetmiş olduğunuza işaret edebilir.Absolute Top Impression ShareReklamınızın aldığı total impressionların sayfanın en üstünde gözükme oranına Absolut Top Impression Share denir. Absolute top impression share, en üst konumda gördüğünüz gösterim sayısının orada görebildiğiniz tahmini gösterim sayısına bölünmesiyle hesaplanır.Bounce RateSitenize giriş yapmış bir kullanıcının başka bir sayfaya girmeden, herhangi bir aksiyon almadan hemen geri çıkma oranına “bounce rate” denir. Bounce Rateinizi takip etmek sitenizdeki deneyimin ne kadar efektif olup olmadığını anlamanıza yardımcı olabilir. Yüksek bounce rate oranı ortada bir sorun olduğuna işaret edebilir; sitedeki içeriğin hedeflenen kullanıcıya hitap etmemesi, sayfanın yüklenme hızı, mobil uyumluluk bunlardan birkaçıdır.Hedef kitleyi doğru belirlemek, sayfanın yüklenme hızını optimize etmek, kısa ve güçlü bir CTA (Call to Action) kullanmak gibi aksiyonlar bounce rateinizi düşürmede yardımcı olabilir.Bounce Ratei “(Tek sayfalık session sayısı / Toplam session sayısı) x 100” formülü ile hesaplarız.FrequencyBir kullanıcının reklamınızı kaç kere gördüğünü veren metrik Frequency’dir. Reklamınızı birden fazla kez görmesi kararsız kullanıcıların satın alma aksiyonu almasına yol açabilir. Tam tersi şekilde, kullanıcı reklamı birden fazla kez görmesine rağmen satın alım yapmayabilir. Bu gibi durumlarda kitlelerinizi gözden geçirmek ve farklı kitleler hedeflemek doğru bir strateji olabilir. Frequency’nin yüksek olması, harcadığınız paraya kıyasla hedeflediğiniz kitlenin dar olması sebebiyle de olabilir. Reklam frekansınız çok yüksek ise kullanıcılarınız reklamlarınızı görmekten sıkılıp, markanıza küsebilir. Yüksek frekans problemini çözebilmek adına hedef kitlenizi genişletebilir veya reklam bütçenizi kısabilirsiniz.Frequency’nin kaç olması gerektiği oldukça değişkendir. Özellikle New User ve Remarketing hedefli kampanyalarınız için değişkenlik gösterir. New User kampanyalarında bu oran daha düşükken Remarketing kampanyalarınızda ise kitlenizin daha dar olması sebebiyle frekansınızın Remarketing kampanyalarında daha yüksek olması olağandır. Hedef frekansınızı tespit edebilmek için geçmiş kampanyalarını haftalık kırılımda inceleyerek en düşük CPA’i yakaladığınız frekans aralığını hedeflemek doğru bir strateji olabilir.

Pazar Sepeti Analizi
Günümüz dünyasında, hepimizin çok iyi bildiği pandemi sonrası e-ticaret sektörü güneş gibi yükseldi. Bu yükselişle birlikte, nispeten küçük işletmelerden en büyük markalara kadar hemen her markanın web siteleri çok daha fazla popülerlik kazandı ve trafikleri neredeyse %50 arttı. Uluslararası Ticaret İdaresi’ne (2021) göre, pandemi sonrasında e-ticaret gelirlerinde ortalama %19’luk bir artış (Gıda ve Kişisel Bakım ürünlerinde %26) öngörülmektedir.Bu büyüme istatistikleri ve gelişmeler bize tek bir önemli şeyi söylüyor: İşletmeler artık e-ticaret/pazarlama departmanlarına ve operasyonlarına çok daha fazla dikkat (ve bütçe) ayırmalı.E-ticaret denince akla ilk gelen elbette web siteleri. Ürünler, işletme sahiplerinin en değerli kaynağı olan müşteriden daha fazla satış ve gelir elde edebilmelerini sağlayacak şekilde sitelerde sergilenmeye çalışılıyor.Müşterilerin dikkatini çekmek ve onları daha fazla satın almaya yönlendirmek için onlarca yöntem var. Bu yazıda, “Sepet Analizi” adı verilen bir yöntemi açıklamaya çalışacağım.Sepet Analizi Nedir?Sepet Analizi, müşterilerin web sitesindeki sepetlerini inceleyen ve anlamlı, kişiselleştirilmiş ürün önerileri sunmak için bunları analiz eden bir yöntemdir. Analizin teknik kısmına geçmeden önce şu noktaları belirtmekte fayda var: Her müşteri ve satın alma davranışı farklıdır. Her ürün farklıdır; ancak bazıları birlikte kullanılır ve satın alınır. Bazı durumlarda, tamamen alakasız ürünler bir arada satılabilir ve insan gözü bunları her zaman fark edemeyebilir. İşte burada yapay zeka ve makine öğrenimi devreye giriyor.Algoritmalara daha derinlemesine bakalım.Apriori AlgoritmasıApriori algoritması 1994’ten beri kullanılıyor ve boole türündeki birliktelik kuralları için sık kullanılan öğe kümelerini bulmamıza yardımcı oluyor. Algoritmanın adı, sık kullanılan öğe kümesi özellikleri hakkındaki ön bilgiyi kullanmasından kaynaklanıyor.Bu algoritmayı uygulamak için verisetimizde şu sütunlar olmalı: İşlem Kimliği (Sepet ID) Ürün SKU (Ürün ID) Ürün Kategorisi Adet Gerekli verileri edindikten sonra sihir başlıyor. R Studio, Python vb. dillerde bu algoritmayı uygulayabiliriz.Veri, tekrar eden işlem kimliklerini içerdiği için önce her işlem kimliğine göre grup oluşturup o sepete eklenen her benzersiz ürünü öğrenmeliyiz.Ardından tüm ürünler için ikili (dummy) değişkenler yaratır, her benzersiz işlem satırı için ilgili sütuna miktarı yazarız. Örnek işlenmiş veri: Transaction IDÜrün AÜrün BÜrün CÜrün D 123abc7300 456def2011 Makine öğrenimi kuralları gereği, burada yalnızca ürünlerin sepete eklenip eklenmediğine (sık kullanılan ürün kümelerini bulmak istediğimiz için) odaklanmak amacıyla hücreleri 1 ve 0 olarak kodlarız.Modeli uygulamadan önce şu veriyi elde ederiz: Transaction IDÜrün AÜrün BÜrün CÜrün D 123abc1100 456def1011 “mlxtend” kütüphanesinden “apriori” ve “association_rules” paketlerini kullanarak verimli ve hızlı bir şekilde modeli uygulayabiliriz.Gerekli parametreleri verisetine ve amaca göre ayarladıktan sonra aşağıdaki gibi bir sonuç tablosu elde ederiz: Ön KoşulSonuçÖn Koşul DesteğiSonuç DesteğiDesteğiGüvenLiftLeverageConviction Ürün AÜrün B0.40.60.50.832.780.0221.67 Ürün AÜrün C0.40.30.450.652.110.11.12 Ürün BÜrün D0.60.50.50.621.98-0.321.43 Not: Gizlilik nedeniyle değerler rastgele üretilmiştir.Sonuçları Nasıl Yorumlarız?Burada en önemli metrikler “desteği” ve “güveni” değerleridir. Yine de daha iyi kavramak için her birinin ne anlama geldiğine bakalım: Ön Koşul Desteği: Ön koşul ürünün tüm işlem içindeki oranı. Sonuç Desteği: Sonuç ürünün tüm işlem içindeki oranı. Desteği: Ön koşul ve sonuç ürünlerin aynı sepette bulunma oranı. Güven: Ürünlerin birlikte satın alınma güven oranı. Lift: Beklenen güven oranına göre elde edilen güven oranı. Leverage: Ürünlerin bağımsızlığına göre birlikteliğin istatistiksel ölçüsü. Conviction: Sonuç ürünün ön koşula bağımlılığı arttıkça yükselen değer. Tabloyu elde ettikten sonra sonuçları analiz edebiliriz. Örneğin güven eşiğini 0.6 olarak belirlersek, güven değeri bu eşiğin üzerinde olan satırları “anlamlı” kabul ederiz: müşteriler bu ürünleri birlikte sıkça satın alır.Bu Sonuçlar Nerede Kullanılır?Bu sonuçları öneri algoritmalarında ve mağaza rafı tasarımında kullanmak yaygındır. Örneğin, bir müşteri Ürün A’yı sepete eklediğinde Ürün B’yi önermek, bu ürünleri birlikte satın alma ihtimalini artırır. Ayrıca ürün listeleme sayfalarında Ürün A ve B’yi yan yana konumlandırarak müşterilere satın almaları hatırlatılabilir. Kampanya senaryolarında da sepete Ürün A ekleyen müşterilere Ürün B indirimli sunulabilir. Hatta fiziksel mağaza rafları bile bu ilişkilere göre düzenlenebilir.Böylece satış miktarı, sipariş adedi, gelir ve trafik gibi anahtar performans göstergeleri artar, ürün ve pazarlama maliyetleri daha verimli tahsis edilebilir.